Bir Asır
An'ı yaşa
ve farklı düşleri boş ver
diyeceksiniz!
yıldız sönerken
hilal solarken
boş ver ve umursama
diyeceksiniz!
Şimdi;
yaram daha derin olsun
yıldız sönerken
binlerce fidan solarken
hilal ülkesi daha hüzünlü olsun
Duyuyor musun keder dolu melodileri
kan ve kızılın kadim ahengini?
Kesmeyin ağaçları!
Her şey ıssız bir çölle
dönüşecek diyeceksiniz!
Birbiri ardından
gelen doğum
yaşam ve ölüm
dünyanın döngüsü
diyeceksiniz!
Büyük balık küçük balığı yutar
diyeceksiniz!
biliyorum doğal seleksiyon
diyeceksiniz!
Ve diyeceğim;
nerdeyse bir asır
ziyan olan gencliğin
yakılan kitapların
yakılan ormanların
sönen yıldızların
düşen yağmur tanelerin
penceresiz kalanların
çalınan rüyaların
darağaçındaki dervişlerin
kalemi kırılan masumların
hesabını kim verecek?
Düşlerimin son kalan parçasında
idam sehpasının gölgesinde
masum ve isyankar düşüncelerim
karışır birbirine diyeceğim!
zeytin dalsız güvercinler
kanatsız kuşlar diyeceğim!
Ve diyeceğim!
koparın 'Yâ Allah, Yâ Rahman'
diyen dilimi
dağlayın nemli gözlerimi
idam fermanımı yazın
kanımı oluk, oluk akıtın
şu çorak topraklar
yeşersin ebediyen Al kanımla..
Suskun//