Bir Buruk Hikaye

Yüzünde tebessümü olmayan sevimsiz bir aşktım
çokça sevmiş külrengi hasretler kadar kırılgan
yamalı yüreğimde ıslıkla karışık ezik şarkılar
arabesk kokulu günler hücremin ışığına gardiyan
adımın hasretle başlaması hangi ayrılığın umrunda




ben ellerim olmadan severdim hüzünlü bakışını
sonra ilelebet bir sevdanın eşiğinde çiy tanesi
kara gözlerinde gecenin yokluk olurdum
gazeteler adımı unutur çocuklar çığlık olur
- yazıyor bir sevdanın intiharını yazıyor... Diye bağırırlardı




zamansız sevişirdim yamalı ölümlerle
benden bıkıp doğurmasın diye yalnızlığı
sakalı eskiyen eşkıya olurdu adım her aşkta
mültecinin kederi hangi dağda yankılanır ki
kanatsız mavzer bakışında açsa da kardelen sevdası




şiirlerim olmadan dillendirirdim acısını özlemin
koparmazdım tek mısrasını dizlerimden
ayrılığa düşünce kanamasın diye mektuplarımız



ki güvercinler artık kaldırımlara yuva yapıyor
vedaların sefil gözyaşına döndüğü akşamlarda...

03 Mart 2009 13 şiiri var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (4)
  • 16 yıl önce

    cok begendim. diyebilecgim tek kelimem yok. tebrikler🙂

  • 16 yıl önce

    kesinlikle enfes anlatım..

    tebriklerim çok... sevgim ve saygımla...

  • 16 yıl önce

    beyaz bir güvercin

    hızla kanat çırpıyor

    ayağına aşkı bağlamış

    konacak cam kenarı arıyor...

    Çok çok güzeldi yine.

    Tebrik ve saygılar şair.

  • 16 yıl önce

    inanılmaz güzel, düzenli ve güçlü ...

    son iki dize ayrı güzel.. saygılar...