Bir Dem Vuralım

saçı sakalı biribirne karışmış, bütün ümitleri delik paltosunun cebinde,
elek gibi olmuş hayatı, bir yanık türkü kalmış eskilerden dilinde.
gençliği gönlümde bitmez sanırdım, hayat ben hep seni böyle tanırdım
çaresi olsaydı ömür alırdım, hayat sen ne çabuk harcadın beni...

kara bir sevdamıydı, yediği kazıklarmıydı bilinmez onu böyle yapan,
her zaman elinde bir şişe şarap, sokakta şarkı söyleyen Hasan
görse birini kendine garip bakan, der ki; bakıp deli sanma abi,
gel anlatayım istersen sanada, ibret olur da sende yanma abi

kim dinlerki işte elin delisi, hepi topu bir şişe şarap ne gerisi,
kirli paltosu sırtına geçmiş, ne ölüsü para eder ne dirisi
kendi halinde yaşamana bak nesin ki bir garip Hasan
çek şarabını uğraşma milletle kalmasın hiç tasan

nasibini almamışsın ne hayattan ne sevdadan yana
gece üstüne kalın bir yorgan, yıldızlar fener sana
olmasın sabahlar, güneş doğmasın üstüne asla
kader de, avunmak için soğuk taşlara başını yasla