Bir Gerçek / Öğreneceksin

İnsansın işte!
Ne yapsan bir eksik ne eylesen yarımsın
Hayata endeksli yaşamaya mecbursun.
Ağlayarak doğmuşsun bir kere
Gülerek mi? Öleceksin!
Şaşırma hiç olanlara daha çok sendeliceksin
Sendeliye sendeliye ayakta kalmayı öğreneceksin...

Yar diye karşına sevgililer çıkacak
Her biri senden alıp götürdükleriyle kalacak
Her biri senin sevdiğin gibi mi? Gerçekten mi? Sevecek!
Daha çok aldanacak daha çok aldatılacaksın
Aldana aldana hayatı öğrenecek,
Aldatıla aldatıla üç kuruş etmezleri biliceksin
Yanıla yanıla insanları tanıyacaksın...

İyi günlerinde dostların arkadaşlarında olacak elbet
Seninle gülecekler sözde seninle ağlayacaklar
İş başa düştü mü? Ne yazık hepsi birer yabancı olacaklar
Yarı yolda konulduğun günlerin olacak
Haykıracaksın bendini çiğneyip kızacaksın
Haykıra haykıra olgunlaşacak
Yarı yolda kona kona gerçek yüzlerini görmeyi öğreneceksin...

Bir eşin olacak ne çıkarsa artık şansına
Bahtın artık nasıl bir insan yazarsa sana
Belki seni anlayacak belkide anlamayacak
Yarım sabır günlerle aylar gelecek senelerin gidecek
Hayat öylede olsa böylede olsa mutlak suretle geçecek
Mecburiyetlere kala kala katlanmayı öğreneceksin...

Rabbin sana çocuklar ihsan edecek
Bu Hayat denen büyük bahçede
En güzel meyvelerin onlar olduğunu bileceksin
Kimi hayırlı çıkıp tutacak ellerinden
Kimi hayırsız çıkıp arkasına bakmadan gidecek
Herkesin evlatlığı günü gelince kendine dönecek
Göre göre yaptıklarını anlayacaksın ...

Olamaz sanma! bu söylenilenler elbet yaşanacak
Önce hiç ayrılmam zannettiğin canın ailenden
Masallarda bir kuş misali uçup gidiceksin
Kim bilir acı haberlerini ummadığın bir anda yaşayacaksın
Belki de senin acı baberin onları yıkıcak
Üzülüceksin hemde çaresiz çok üzüleceksin
Üzüle üzüle hayatın acımasızlığını öğreneceksin

Ömür dediğin kum taneleri gibi avcundan akıp gidecek
Zamanın geçmesine mani olamayacaksın
Ne gençliğini elinde tutabileceksin
Nede yaşlanmaya engel olabileceksin
Geçen her günde yolculuğun sonuna varacağını anlayacaksın
Her bir adımda yolun sonu daha da yaklaşacak

Musallada sonsuzluğa gönderilecek kayığın beklerken
Ağlama sesleri seni kendine getirecek
Sapıtma taşına alnın değdiğinde anlayacaksın herşeyi
Anlayacaksın kara toprak sardığında seni

Murat der ki:
Bir gerçek Rabb'inden geldin!
Bir gerçek tekrar Rabb'ine döneceksin...