Bir Gül Kana Bulanıyor Kerbela'da
Bir gül kana bulanıyor, kirli ellerde,
Bir fidan bükülüyor yerlere doğru geçmişin ötesinde,
Bir seyyid düşüyor, kanlı geçen Kerbela'da.
Yüce Peygamberin gül yaprağı, gözbebeği,
Bir yiğit vuruluyor, hain ok darbesiyle,
Pusuya düşürülüyor, inandığı, kardeş bildiği halktan yana.
Küfe yardım diledi, kurtar dedi,
Zalim yezidin eziyetinden, çilesinden.
Yola koyuldu yüce seyyid.
Bilemezdi ki, yola kurulu bir pusu,
Bekler onu hain planlar içerisinde.
Bir biat uğruna bekler dururlar hain yezidin ordusu,
Yüce Peygamberin göz nurunu, beyaz gülünü.
Umutla yola çıkan, yüce seyyid,
Arkasında tam yetmiş iki kişi,
Gelir kanlı harbin olacağı,
Mazinin gözyaşı Kerbela'ya.
Bir sessizlik çöker,
Bir gözyaşı düşer,
Bir keder düşer toprağa.
Peygamber'in nuruna uzanmış bir kılıç,
Başı gövdesinden ayrı yerlere savrulmuş.
Kanları, figan, feryat dolu akar matem topraklarına,
Beyaz gül kanlarla dolup, kana bulanmış,
Hüseyin şehid olmuş, bir iktidar uğruna.
ne diyeceğimi bilemedim, hüzün ve sevgi aynı anda bu kadar güzel işlenir...
Peygamber'in nuruna uzanmış bir kılıç, mukemmeldi sayin sair kaleminize saglik👍👍