Bir Hoşçakalla Veda Etmeli
Bir hoşçakalla veda etmeli sana
çorak bir toprağa sürüp yüzümü
ellerimde kurumuş güller ve ağlayan bülbüllerle
susma vaktidir şimdi
bir hoşçakalla veda etmeli hayata
hayat ki gözlerine dalmak kadar güzel
bir o kadar da acı
fırtına esintisiyle sarsılan hayaller
yere düşen yağmur tanesi gibi
toprağa arkadaştır, gökyüzüne yabancı
bir hoşçakalla veda etmeli umutlara
o umutlar ki zamansız doğar gönüllerde
bekleyişlerin sebebi
düşlerin sahte güzelliği
vurgun yemiş yüreklerin acımasız katili
bir hoşçakalla veda etmeli aşka
aşk canı yakmaktan öte ne işe yarar ki başka
soluksuz bir hayata sürükleyen
önce yakıp sonra körükleyen
gündüzleri aklayıp geceleri karartan
sevdaya boğupta nefessiz bırakan
aşk değil mi her kederin başını bağlayan
aşk değil mi her mevsimin rengini sarartan
bir hoşçakalla veda etmeli
acıdan ibaret olan tüm sevdalara...
25.06.2014