Bir Köyde Geçti Çocukluğum
Bir köyde geçti çocukluğum
Dik yamacında çakıl taşları
Yürüdükçe batan
Battıkça acıyan
Süleyman'ın taşında duman
Bir köyde geçti çocukluğum
Öyle çok değil hani
Daha seksenli yılların başı
Söğüt ağacından sipsi yapmayı
Kocabıyık amcadan öğrendik
Sonra yollarda
Ayçiçeğinden araba yapıp
Duman , dumana
Koşturmayı
Kan ter içinde
Alabildiğine
Akşam kahve önlerinde
Asker kaçağı oynamayı
Her yer serbest kaçan kaçana
Ve herkes kaçtı
Adam olunca...
Bir köyde geçti çocukluğum
Dik yamacında çakıl taşları
Hacı Muhammer ağanın tafraları
Topal Receb'in bastonunun tadı
Ve Yeşil Çam gazozu
Recep Avcı'nın
Kınalı kirazı
Bakkal Şükrü'nün
Ana avrat kaymaları
Bir köyde geçti çocukluğum
Dik yamacında çakıl taşları
Gece bizden korkmazdı
Biz de geceden
Daha yaşımız on'un altı
Bir köyde geçti çocukluğum
Dik yamacında çakıl taşları
Okul dan mezarlığa kadar
Akşam voltaları
Cin peri masalları
Çarpılmayalım diye
Okuduğumuz Fatihalar-ı
Kerim Hocanın tek camlı gözlüğü
Beyaz yakaya ,siyah okul önlüğü
Soba üstü kuru fasülye
Sabahları tarhananın büyüsü
Akşamları tahin helvası
Gece çalı diplerinde alıştık sigaraya
Filtresiz birinci
Daha yaşımız oniki
Bir köyde geçti çocukluğum
Dik yamacında çakıl taşları
Teşekkür ederim Sermin Gür Hanım
Geçmişe ondan ötede ki geçmişe bile duyduğumuz özlemi çok iyi anlatmışsınız şair
Tebriklerimle👑