Bir Salkım Sevda
İftar ederken duygularım
Oruç açımlığı olurdu tebessümün
Aşure gününde
Şırıl şırıl güzelliğin akardı sebil
Peşine düşerdi susamış rüzgarlar
Saçından savrulurdu alıç yaprakları
Yüzünün yamacında kabarcık bağları
Ela üzüm şırasının ayağına
Damağım olmuştu turap
Güz vaktinin kulağında ansızın yankılandı
Kaderin bağ bozumu ıslığı
Son mahsul gözleri mahsenimde
Bakarken kırılıyor cam sarhoşluğum
Hep sakat doğdu günler takvimden
Çiçeksiz zıbın ödünç,dünkü sonbahardan
Güneşe dönen aynaların yüzünde
Gölgelerin kuş bakışı umursamazlığı
Çoğaldı yosunlu yanımda kuzeyin derinliği
Çabamı boyadı
Pekmezsiz kuyularda
Çıkrık çaresizliğinin acı rengi
Çıplaklığından utanıp hep karanlıkta kaldı
Yaprakları çalınmış bir salkım sevda
Umudumun üstünde güneş çeyreği
Kapımdan dönen baharla aramız bir arşın
İsrafil gelmeden bir gün
Kanı kuruyacak karanlığın
Tahta kurulacak aydınlığın heybeti
Bana soracak
-Ne istersin cülus bahşişi iki gözüm
-Sadece gülmekten kızarmış bir salkım üzüm
Şiir daha ne ister ki? güzel satırları,günü,güzelliği yansıtan şiire çokça teşekkürler. Kutlarım sayın Hasret... Sağlıcakla kalasınız...
O salkım ki sevgiyle büyütülmüşse hele tadından yenmez elbet şair ,ömre değil ölüme bereket olsun diye şair