Bir Şiir Birde Sen
Sen bilsen içimde kaç şiir yazdığımı
k/aç çocuk öldüğünü
kaç ölüm öptüğümü
bilsen...
Sen bilmezsin ki zamanı olmayan güne durmak
sensiz uyanmak ne zor bir bilmeceyimiş...
bir gözümle şiir tuttum diğer gözümle seni buldum
sen yorgun ben yorgun yaşayan divaneler gibi
ikimizde kendimizi hep yalnızlığa bıraktık sorgusuz suvalsız gecelerde
bir ömürde kaç şiir kaç ölüm ömür döktüysem
hüzünlü gecelere kaldı içimdeki büyümeyen çocuk
umuda şiir yazmadan sen çoktan gitmiştin
ölümün pençesi uzadıkça yüreğim aleviyle yanardım
uzayan yollar sanki tuzak
şimdi bir şeyler söyle görme duyma hissetmek ellerinle dukun
öldüğüm de mezar taşına kendi elinle dik bir çiçek gül
sula sularınla her akşamın sabahiyla
ne diyorsan son isteğin diye değil
ilk ve son sözünle
baharı gül kokan çiçekler solmayınca
yardan ne haber gelir nede dumanlı şiirlerim hüzne b/ağlanır
bende sana ölür dirilip gelirim
bir şiir birde sen
bak bir vafalı
bir dalgın yüreğim birde sevdalı başım
demir raylar üzerinde sana koşuyorum
adım adım yalın ayaklar
yanıyor
içim
sensizlık kadar ateşin sardı yüreğim ne halde
bir bilebilseydın koşar gelir
bir vefasız yar yüzünde
bak ne haldeyim
ne derman bulundu nede doktor hekim çare
sen gönlümün ilacı sendedir sende
nazlı can
ey benim gönlümün vefasız yarim
bir şiirim birde sen yarım
ben seni şehirini şiirini hikayenle sevdim
bir bilsen kaç şehiri yok sayardın
bilsen kaç deniz koşardın gelirdin
sevdiğim şehir senin şehirin sevdiğim şiir senin hikayen
olduğunu ...
Nazlı Can!
13*07*13*Karataş