Bir Sürgünden Bir Diğerine Vuslat

Çok kez gerçek olsun diye yalvardığım rüyalarım oldu
Hiç uyanmak istemedim, görmek istedim sonunu
Neden merak ediyorum diye düşündüm çok defa
Çok kere iç geçirdim, benim neme lazım rüya...

Sonunu merak ediyorum her şeyin, filmlerin, şiirlerin
Başında ben vardım ya, sonunda da olmalıyım hepsinin
Sonra hayatım düştü aklıma, kış günü düşen sarkıt misali
Bir çarptı ki yere, tuzla buz yetmez anlatmaya...

Düşündüm sonra bir vakit geçti, bir de sürüyle insan
Kimisi yanımda, kimisi karşımda, çoğu öldü çoktan
Dedim ki, kendi kendime konuşuyorum ben
Ölüm gün be gün yaklaşmakta, çıkacak bu ruh bedenden...
Gördüm sonunu dedim sonra, bak daha görmeden
Öyle bir his kapladı içimi, ölecek miyim şimdi ben?
Yani, tabut, mezar, falan
Bunlarla kalsa iyi, ağlayıp üzülen bir sürü insan
Derin bir nefes çektim sigaramdan,
Öleceğim ben...

Yani, bütün bu hayat meselesi bitecek bir gün,
Gelecekler beni de almaya, ötekilerin yanına
Benden habersiz yıkayacaklar beni o gün,
Dünyanın kirinden paklanıp girmem için toprağa...


Zorla geldiğim yerden zorla gideceğim bir gün,
Biz özgürlük için ne kadar dil döktük halbuki
Bir de suçu insanlara attık, sen de gördün
Özgür gelmediğim yerden özgür gidemiyorum yani...

Tanrının esiriyiz biz, yetmiyor kudretimiz,
Güç O'nda, kudret O'nda; hepimiz kölesiyiz
Kader koymuş adını, aslında bir hiçiz
Baksana, ölmeden olmuyor ki, aciziz...

İnsan kendi kaderini kendi çizer, derler
İnsan ne zaman öleceğini bilmek ister
Şu vakit, hemen şu anda bir zelzele olsa mesela
Sen okumadan bunları ölümü emretse kader,
Bir damla gözyaşı ile, hadi iki damla olsa
Ödenir mi benim hakkım, sorsak O'na
Desek ki, biz insanken, yani aklımız çok şeye yetmezken
Aramızdan birini öldürürken bile, son isteğini sorarız
Ey! Sen, yaratan, neden bu denli nefret ettin bizden...



Ah dostum al sana benden birkaç nasihat,
Öleceksin en yakın zamanda...
İyisi mi sen yaşamaya değil, ölüme hazırlan, gelmeden vuslat
Çünkü yolcusun, yaşın ne olursa olsun, gidiyorsun ecel yakanda

Dostlarınla vedalaş demiyorum ama
Sarılıp son bir kez koklama fırsatı verilmeyecek sana
Ya bugün, ya da ertesi gün gidiyorsun, ister abat ol ister âmâ,
Demek ki, biraz daha kalman da var bir sakınca...

Ah be dost! Dinliyorsan beni hala, oturduğun yerden kalk,
Önce ayaklarına bak, parmaklarını oynat
Sonra kollarını birleştir göğsünde, bak
İstediğin kadar bak, göremiyorsun nasıl olsa
Görüyorum ya, gözlerim var benim diyorsun
Bakıp gördüklerin yalandı be dost!
O futbol müsabakaların, çizgi filmler, hayranı olduğun diziler..
Bir fıkra gibi işte, hani anlamasan da gülersin,
Ağlaya ağlaya geldin, güle güle gidesin...

Şişli 22/02/10 00:58