Bir Tas Su Versen İçerdim
bu sabah soğuk bir kış mevsiminde
her taraf beyaza bürünmüştü
içimden büyümüş çocuk sesi
içimi yürek sevinci sarmıştı
bir kış günü umutlu bir sancıydı
mavi bulutların arasında gülümsüyordu
her sabah dağın ardında doğan güneşin
gün batımına kalan düşleri
iklim bakışlı yarın yürek sızısı
düşüne hasret bırakmıştı
sevda buharı sıcak bahara kalmıştı
nasıl olsa iki yabancıyız
aramızda uzak yollar dağlar var
ne kelama ne kalemine yazılsanda
acı gülüşlerine içim y/anardı
hayatın acı tatlı gülüşlerine
belkide
hiç yüzün gülmedi
yaşam sevincine pes demezken
doğrusu hiç gülmediysekte
yüzümüzü umuda bir çeltik y/akmadık
ikimizde sözü öze katmadık
hiç sevmedik ki
çaresizce keşkeleri çoğaltık içimizde
dehası varken ben iyi tutmuştum
ipin düğümü çözülmesin diye
engeli sürdüysende hep boynuma sardım
sonra hüzünlü zamana boy verdikçe
ben masumca yanıtlar verdim
umuda umut tazeledikçe
hüzünlü günlere saldın
her seferinde olmuyordu
yine bir bakış bir öpmek benim için hiçti
aslında
ben yüreğine girmek istedim
hep kapı araladın yüreğime
sonra kendimi uzatmalı zürafalar gibi
görmeye başladım
dahası varken bir kaç sevgiye dair söz ettimse
sen geri teptirdin humalı kıyılara vurdun
bırakmadın biraz seveyem yüreğimce
gönlümün boşluğunu senle doldurayım
olmadı
sen söylerken olmazlığa oynarken
zatende zemin hazırdı
biliyorken bilimezliğe saydın
sevgi gülü işaret etmeseydin
gizemliğe yinede razı olmasakta
seni olduğu gibi görmek sevmekti
aslı astarı çeneye uydururken
hiç isteğim olmazı görmeği reva gördüysen
sevgiyi olmaza koydun bir bahar yeli asılı kalınca
içimde hasret bıraktı uçan turnalar
hazır bir şeydi sanki görmek
neydi ki
çok zorun değilse nasıl sevecektin ki
gönülden geçenleri yazdığımda
duymak görmeyi hasretin mahkümiyeti kaldı
içimizde esen sevda yeli
ikimiz tek bir vucut olmuşuz ölü denizinde
demir atmış kıyıya gemi yelkeni atmış karaya vurmuş
iki yolcu ben ve sen yanlız kalmıştık
yürek dolusu sevda yemini dualarla koştum
bir isteğim olsa
son sözüm öleceğim vakit
beş dakika eveline gözlerimi kapatmani dilerdim
bir tas su versen elinden içmek isterdim
16*01*12*Karataş