Bir Yusufçuk Havalandı Hüseyni Denizine
seni sana anlatsam seni
bu Hüseyni denizinde
ellerimde Acıpayam tütünü
gözlerimde hep yollar
havalanan bu Yusufçuk
bizim illerden bilir misin
Denizine aldanmış martılar gibi
kendini eğliyor zağar
sarışın bir yazın
dizlerinde ağlıyor
gece...
kaç ömür geçer yirmiden
kaçıdır hayata tutunan
ökse otlarına sarılmış acılar gibi
kaç durakta bu hezeyan
kime bakış bu gözler
bu potinler cesetten ağır
acılar ağır
dil sağır
çağır da
çağır/
bilmezdin biliyorum
insan olmanın hükmü
belki de bir insanlık yolu
açmaktan geçiyor
sen gidersin ama
ardından binlerce
yürek atımı/
binlerce çocuk gülüşü
hey yavrum!
çabuk büyü acılara
senin yazgın belli
adında keza
ya Deniz
ya Hüseyin
ya Yusuf
uyu da büyü...
Tebrik ederim Ali. Baharı karşılanmamış fidanlar için... 🍀