Bir Zamanlar 3
ve büyümeye başladık
üstümüzde kısa kalan elbiseler içinde
her şeyin kısa sürdüğü
yoksulluğumuz içinde
en uzun mutluluğumdu o
-yani ilk aşkım-
çünkü çocuktuk
dünyanın kirinden
sokağın çamuru bulaşabiliyordu sadece
ucu yırtık ayakkabılarımıza
nedendir bilmiyorum
birçoğunun adını hatırlamasam da
o birkaç yılı
özellikle de salçalı ekmeğin tadını unutamıyorum
-hele de azıcık kuru nane varsa evde-
sana da deneteceğim daha sonra
gidenlerden
birkaçı geri dönmüştü
ama hiçbiri eskisi gibi değildi
ki onlarda bir süre sonra
büyük şehirlerin kalabalığına kaçtılar
yarım yamalaktı her şey
ve yamalı pantolonlardan utanıyorduk artık
birkaç ay sonra ortaya gidecektik
küçücük dünyamız içinde
büyümüş sayıyorduk kendimizi
oysa biz büyümeyi çoktan öğrenmiştik
çünkü yoksulluk erken büyütüyor insanı
o günlerde fazladan sattığım
her bardak limonatada daha bir büyümüş hissediyordum
çünkü
işe yaramalısın demişti gidip de dönmeyen abilerim
büyüdükçe
her şeyin
daha iyi olacağına inanmaya başlamıştım
oysa
büyümek istenecek en son şeymiş o zamanlar
Şeker Portakalı'ndan sonra
okuduğum ilk kitabın
Gorki'nin Ana'sı olması da cabası
...
tam şurada
şu apartmanın yükseldiği yerde
çocukluğu elinden alındı hayallerimin
ve ben her gelişimde
çocukluğumu izlerim
-iki belik saçı
ip atlarken nasıl da salınırdı-