Bırakma İstanbul
Tut elimden
İstanbul...
Bırakma beni
Dört yanım uçurum
Korkuyorum...
Aşk tuzağına düştüm
Ayaz kesti düşlerim...
Çaresizim...
Loş gecelerinde tanıdım O'nu
Bilemedim bu oyunun sonunu
Aldattı seven gönlümü
Bekledim sabahı ölümü
Durdu hayat pınarlarım
Kavak ağacında
Boynunu büktü Lâleler
Gülhâne parkında...
Mavi sularında yıka ruhumu
Yeşersin yeniden umutlarım
Yağmurlar yağdır üzerime
Baharlar açsın gönlüme
Tut elimden
İstanbul...
Bırakma beni
Bırakma...
Tut elimden İstanbul... Bırakma beni Dört yanım uçurum Korkuyorum... Aşk tuzağına düştüm Ayaz kesti düşlerim... Çaresizim... Bu sizin pencerenizden İstanbul. Bir de benim pencereden görün: İstanbul. Sen, Çeşit, çeşit insan Her renkten Her d/il'den Her d/in'den ve Her ırktan... Yoruldum artık sana Kıyıdan Köşeden Bir kenardan bakmaktan, S/essizce haykırmaktan... Ve şimdi Usulca dizlerimin üstüne çökerken İlk defa yalvarmak geliyor içimden. Düşüyor yorgun cümlelerim beden d/ilimden "Daha çok erken, daha çok erken". Kim k/aldıracak şimdi beni Şu koca şehirde savrulup giderken...
güzeldi.....kutlarım👍👍👍