Birisi Öldü Bugün
Sanki gök yarıldı acıyı tadarak
Yer sarsıldı hazin bir gece kırığında
Ay düştü suskun bir kış akşamına
Geceye istila, sehere ağıt düştü...
Ağaçlar çiçek döktü zarından sıyrılırken
Küf koktu toprak, yapraklar kurudu dallarında
İşgal etti mevsimi ebabil kuşları
Sokaklar ıssızlaştı, tipiye vurdu kar
Bahçeler küskün don tuttu kanayarak
Kefen biçti gün, inzivaya çekildi güneş
Ten sancıdı
Beden sarsıldı...
Yok saymanın ve susmanın infazında
Bir yıldız kaydı sema evinden
Canhıraş bir çığlık savruldu
Yürekten tetiklenen mermiyle
On ikiden vurdu...
Birisi öldü bugün
Öldü...
Külleri kaldı ardında...
Dudak sus'tadır artık,
Ağla şimdi mahşere kadar
Sen ağla...
Yüreğim,
İyi uykular
İyi uykular...
Efendim. Siz çok güzel yazmışsınız.
Ama ben anlamadım.
Onun içinde ben kendime hak ettiğim sözü hiç çekinmeden söyledim.
Siz lütfen hiç üzülmeyiniz.
O orda öyle kalsın ki, bana unutulmaz bir ders olsun.
Saygılarımla.
Şimdi efendim,iki aşık var ve ayrılmışlar ama kadın unutamamış uzun zaman,unutmayı çok istiyormuş ve karar vermiş içinde yani yüreğinde öldürmeye,yer gök sarsılmış ölümden önce çünkü çok zormuş..
Neyse öldürmüş sonunda..ve susmuş,ağla diye sevdiğine söyler ve yüreğini uykuya yatırır kimseyi sevmemek adına ta ki mahşere kadar..
Hepsi bu..
Nasıl labirent gibi bu şimdi🙂
Efendim öyle bir şiir yazmışsınız ki, tıpkı yılan hikayesi gibi.
Şiirin içinde hem yaşar var. Hem yaşamaz var. Hem ne yaşar ne yaşamaz var. Yaşarken ölü var. Sonra mahşere kadar susan biri var. Hem ağlayan, hem uyuyan bir yürek bir insan var.
Vallahi ne deyim ben. bu şiir adeta labirent gibi. Çık işin içinden çıkabilirsen.
Şimdi o laf bana az bile. Sen hiç üzülme. Ben hak ettim.
Saygılar.
O nasıl söz Cahit Bey🙂
Hemen her şiiri anlamamız mümkün değil,benimde anlamadığım şiirler oluyor bunun geri zekalıkla alakası yok ki..
Çok üzüldüm böyle düşünmenize..
Doğru diyorsunuz aslında yaşayan ama yürekte ölen birisi zatı muhterem..
Adam yerine konulmamakla alakalı da değil..
Şiir bu,kurgu..
Benim anladığım kadarıyla bu şiirde şair, başlangıçta ölümü öyle bir anlatmış ki, sanki gerçekten bir ölüm var gibi. Ama sonunda gerçek bir ölüm olmadığı ancak toplumda adam yerine konulmayıp yaşarken yok sayılıp, ölü yerine konulan bu ülkede o kadar çok insan var ki, hepsi ölü, hepsi suskun, hepsi adeta kış uykusunda. Varsın uyusunlar. Uyuyanı yönetmek çok kolay olur.
Şaire hanım, önce gerçek ölüme adapte olduğumdan pek anlayamamıştım. Biliyorsunuz. Biraz geri zekalıyım ya, jeton sonradan düştü.
Biraz daha açık yazılmış olsaydı. Benim gibi ger zekalıların anlaması biraz kolay olurdu.
Ama sonunda çözdüğümü düşünüyorum.
Bu seferde yanılmış olursam, madara olurum.
Saygılar.