Biz
Biz,
Bizim mahallenin çocuklarıydık
Bulut gözlü
Yağmur dudaklı
Gözlerimiz değdiğinde bulutlara
Damlaları oynaşırdı dudaklarımızda
Kelebekten kanatlarımız vardı bizim
Kıpır kıpırdık
Biraz havalı
Biraz yaralı
Çocuktuk biz
Düşe kalka bir hayatın teli kopuk nakaratları
Saç baş gülüşler gök makamı
Çamuru da cabası
Doyasıya çıkarırken diz boyu batmışlığın tadını
Hayalini de kurardık
Kapıları asfalt yola açılan evlerin sokaklarını
Babaları toprak kokan çocuklardık biz
Anneleri kavrulmuş soğan
Bizdik
Bir kaplık sofralara iştahla bağdaş kuran
Gözümüz toktu bizim
Damağımız karınca kararınca
Nasibinde akşamın
Bir bardak karanfilli çay
Bir parça keten helva
Kurak iklimin yumuşak kalpli çocuklarıydık biz
Kıyısız düşlerimiz vardı bizim
Boyumuzu aşan dalgalarla boğuşan
Uyuyakalmadan bir kalbur zaman masalında
Nasırlı eller okşardı ıslanan saçlarımızı
Biz hem tavşandık
Buğulu camlarda gecenin bir yarısı
Hem karanlığa kibrit çakan melon şapkalı
Hep aynı yüzüyle gülümsesin diye güneş
İple çekerdik, sayamadığımız yıldızları
Günün ışığıydık biz
Ayın aşığı
Kışın ayazıydık
İlkbaharın avazı
Deli taylar gibi her mevsim
Koşardık dört nala rüzgara karşı
Soluk aralarımızın alın teriydik biz
Bir çakımlık canımızın can yoldaşı
Çocuktuk
Dinimiz çocuk
Dilimiz çocuk
Irkımız çocuk
Biz
Bizim mahallenin masum çocuklarıydık
Ekilmeden önce nifak tohumları