Bu Gece Çok Efkarlıyım...!

Ortancaların yanına attığım bir masa,
bir sandalye, masaya bir ketıl, bir kupa, kül tablası,
Sigaram Rockets 40, çakmağım zippo,
Şiir karalama defterim ve kalem kutum.
Arkam yeşillik ama ben izmaritlerimi kül tablosuna bastırıyorum.
Kahve kupam yarım olunca yeniliyorum.
Soğuk kahve iyi olmuyor.
Sigara üzerine sigara yakıyorum.
Karşı komşunun köpeği sessizliği bozuyor.
Arada bir geçen arabaları duymuyorum bile.
Bulunduğum yerden gökyüzündeki ay'ı çok net görüyorum. Görüntüyü acı bir fren sesi bozmuyor ama kulaklarımı tırmalıyor dikkatimi dağıtıyor.
Tepemde beyaz bir baykuş uçuyor.
Mahallemizin Baykuşu yıllardır karşı binamızın çatısında ailesiyle yaşıyor.
Bu gece oda benim gibi gamlı herhalde hem bağırıyor hem de gökyüzünde süzülüyor.
O kadar çok sivrisinek var ki yalnız hiç biri beni ısırmıyor.
Evet, bu gece çok efkârlıyım...
Gecenin 01:00 sokak kapısının önündeyim.
Müzik te çalamıyorum bu gün aldığım bir mesaj hayatımın akışını değiştirdi.
Zaten mesajlaşmayı hiç sevmiyorum.
Tarih tekerrür etti bu gün yine bir veda mesajıydı gelen.
Yıllar önceki gibi.
Bin dokuz yüz doksanlarda MTA (maden tetkik arama) da Kaz dağlarında çalışırken geçirdiğim bir trafik kazası sonrasında.
Bir bayan gördüm yanı başımda.
Seksen bir model kırmızı steyşın Reno mun sol tarafında.
Güpe gündüz güneş tam tepemizdeyken yuvarlandım şarampole burnum bile kanamadı.
Bir yudum su içtim bir de sigara yaktım ne olduğunu anlamaya çalışıyordum.
Sol tarafımda birinin olduğunu fark ettim.
Saçları önden iki pelikle örülmüş siyah saçlı deri kolsuz ve püsküllü bir yelek giymiş Kızılderili bir bayan.
Annemin akrabalarından mı diye baktım hayır tanımıyordum. Sanki ben ölmek istiyor muşumda ölemiyormuşum gibi;
? Yaşamalısın, yaşanacak çok şey var? dedi gitti.
Giderken de sol kolundaki zeytin büyüklüğündeki benini fark ettirdi.
Evet, işim bütün gün Kaz dağlarını dolaşmak olan ben bu olaydan etkilendim.
Yüreğimi daha yeni kapamıştım aşka, ayrılmıştım.
Fakat bu bir başka siyah saçlı, kızıl tenli ve benli,
Üstelik alımlı ve bakımlı.
Kıvılcım düştü bir kere yüreğe.
Akçay sahil gezmelerim başladı.
Acaba tekrar karşılaşır mıyım?
Yok, sezon bitti.
Döndüm Gönen'e radyoma geri.
İki yıl boyunca hep aradım onu.
Yok, yok yok.
Yer yarıldı içine girdi.
Ya da o bir melekti geldiği yere gitti.
Annemin babası derdi;
?Her Kızılderili'nin bir koruyucusu vardır?
Yine bir yaz günü hafta sonu eve geldim.
Radyoya gittim,
Süper boy istek programı yapıyordu.
Telefon çaldı.
Reklâm görüşmesi için çağrılıyordum.
Aşağıya indim, karşıdaki işyerine girdim.
Bir adam bir bayan vardı.
Adam
Şişman göbekli esmer zor konuşuyordu.
Bayan,
Sarışın ince yapılı ve güzeldi aynı Gülse Birsel di
Konuşması da aradığım kişiye benziyordu,
O sıcakta kollu gömlek giyiyordu,
Onlar anlatıyor ben cevap veriyordum.
Genelde bayan konuşuyordu, konuştukça aradığım
Kızılderili bayanı anımsatıyordu.
Daha önce hiç görmemiştim, ya da hiç dikkatimi çekmemişti.
Her gün dükkânlarının önünde çamların altında sigara içerdim.
Reklâmı almıştım.
Radyoya çıkıp reklâm metnini yazdım.
Okeylettim ve oğlum Uğur'a çektirdim.
Yayına verdim.
Akşamda Akçay'a döndüm.
Aklım burada kalmıştı.
Kampı bitirip eve döndüm.
Sokağımızda bulunan Tesadüf Cafe de çay yudumlarken
Merhaba sesi ile irkildim.
Ne göreyim o bayan çay çıkar mı? Diyor.
> ne demek buyurun
> fatih çek ablana demli bir çay
Birde sigara ikram ettim,
Tanıştık.
Ondan sonra hep merhabalaştık.
Bayan adamın ortağı imiş,
Kendisi emlakçiymiş
Adını sormadım.
Bu arada Genç Fm i iş hanından başka binaya taşıdık.
Ve, oğlum asker oldu, İzmir Gaziemir'e gitti.
İlk ayrılıkla tanıştım.
Yirmi senedir hiç ayrılmamıştık
Oradan da Çorlu'ya
Ama biz hiç kopmadık.
Bir gün mp3 cd gönderdim Uğur'uma kargo ile
Dönüşte emlak bürosunda o bayan oturuyor
Geçtim gittim
Yok gitmedim geri döndüm kapısını çaldım.
>buyur
>şey pardon sizi rahatsız etmezsem bir şey anlatacağım; dedim
>buyurun oturun çay kahve
>çay dedim
>sigara
>içerim dedim
Sandalyenin ucuna oturuyordum
>eee anlatın dedi
Başladım anlatmaya
Akçay da geçirdiğim kazayı anlattım bütün ayrıntısı ile
O tarihte orada olmadığını
İstanbul'da olduğunu fakat orası ile bağlantısı olduğunu söyledi.
Teşekkür ettim çıktım.
Bir hafta sonra programdaki
dj, abi seni arıyorlar dedi
>buyurun Gamlı Baykuş
>merhaba ben handan
>handan; tanıyamadım
>ben handan emlakçi hani ofise gelip bir kaza anlatmıştınız
>evet evet özür dilerim adınızı bilmediğimden tanıyamadım
> o olay beni çok etkiledi, dediğiniz işaret benim sol kolumda var
> ama o zamanlarda ben orada değildim
Ve sizi ilk olarak reklâm almaya geldiğinizde gördüm, dedi.
O günden sonra o bayan yani
Handan benim kaderim oldu.
Arkadaşım oldu,
Sevgilim oldu.
Deli Mavi şarkımız oldu.
Gamlı Baykuş olan rumuzum Deli Mavi oldu,
Ve yıllar sonra bir mesajla arkadaşlığımız son buldu,


Hey mesaj sen nelere kadirsin,
Gelirsin bitirir gidersin.
İşte yine o gün ki gibi bir mesaj da bu gün geldi,
Ondan çok efkârlıyım çok.
Saat gecenin kapkara ortası 03:30 ben hala yazıyorum.
Köpek bile havlamaktan yoruldu
Yeni bir kahve yaptım bir de sigara yaktım
Ortancalar ara sıra dallarını sallıyorlar esintiden
Beyaz gamlı baykuş bile uçmayı bıraktı
Ortalık sessizliğe ben sensizliğe büründüm.
Ve bir aşk daha başlamadan bir mesajla bitti
Ben Maviydim umutsuz olamazdım
Benim hala umudum var.
Benim umudumun bittiği an ben yok oldum demek
Deli Mavi hala ayakta
Sigaram yanıyor, kahvem sıcak umut var
Zaman gece
Gece ne yapılır?
Uyunur her düşünceyi bırakıp uyumak gerekir.
Gün doğmadan önce horozlar öter
Sabaha daha çok var
Sabah ola hayrola yar
Ne ola yar ne ola
? yaşamalıyım yaşanacak çok şey var ?


12 Ağustos 2008
Deli Mavi
VKT

03 Temmuz 2009 186 şiiri var.
Beğenenler (4)
Yorumlar (7)
  • 16 yıl önce

    Umut yaşamın pan zehiridir. Kutluyorum. Nicelerine...

  • 16 yıl önce

    Sigaram yanıyor, kahvem sıcak umut var Zaman gece Gece ne yapılır? Uyunur her düşünceyi bırakıp uyumak gerekir. Gün doğmadan önce horozlar öter Sabaha daha çok var Sabah ola hayrola yar Ne ola yar ne ola " yaşamalıyım yaşanacak çok şey var "

    tabiki sayın veysel bey yaşanacak nice nice şeyler var... tebrikler ve saygılarımla...

  • 16 yıl önce

    zevkle okudum şiiri ilgi çekici olmuş.

    tebrikler şaire ve şiire...

    👍👍👍👍👍👍👍👍

  • 16 yıl önce

    biraz uzun sürdü okumam ama pişman olmadım abicigim yüregine ve kalemine saglık tbkler

  • 16 yıl önce

    Uyunur her düşünceyi bırakıp uyumak gerekir. Gün doğmadan önce horozlar öter Sabaha daha çok var Sabah ola hayrola yar Ne ola yar ne ola " yaşamalıyım yaşanacak çok şey var "

    roman tadında bir şiir okuttununz bizlere

    finalde fineldi hani yani

    dogru söze ne söylenir.

    kutlarım efendim saygılarımkalsın sayfanızda.👍👍👍