Bütün Yanlışlar
Sevgiye inanmakla başlıyor bütün yanlışlar
En çok kendime yabancı olduğumu
Yine en büyük yalancının ben olduğumu
Geç de olsa anlayabiliyorum
Ama sanırım bütün bunlar
O tanıdık çöküntüye şemsiye tutmuyor
Alışamıyorum
Alışamayacağım gibi de
Hep düşünürdüm oysa
Yaprakların sararması olmadan
Met cezirlerin götürdükleri olmadan
Ya da başka hayatlara bu denli imrenmeden
Mümkün değil miydi yaşamak?
Cevabı olmayan bir soru
Sonu olmayan bir yola girmek gibiydi
Bütün bu çalkantıların üzerine
İkinci bir yol ayrımını beklemek
işin cabası olur herhalde
Kör yolcunun çıktığı
Rehbersiz bir yol benimkisi
Bir sigara dumanın eşlik ettiği çürük sitemler mevcut bende
Sessizliği bozan tek şey saatin tik takları
Ve kafamın içindeki düşünceler çarpışması sadece
Bazen dokunmamak gerek
Kabuk tutmuş yaralara
Yahut üstü örtülü sayfalara dokunmamak gerek öylece
Tarihin tekerrür ettiğine olan inancım
Git gide artıyor sanırım
Monotonluğun hüküm sürdüğü bir havada
Rüzgâr olmak gibi gereksiz bir iş benimkisi
Benimkisi bağlacı olmayan bir cümle
Benimkisi bir kuru yaprak çöküntüsü
Sanırım mevsim hep
Sonbahar benimkisi
Velhasıl kar yağsın istiyorum
Üşümek iyi gelir gibi
Son seyircinin de çıktığı tiyatrodan geriye
Bir ben kalıyorum fazlalık olarak
Meğerse basitmiş bütün mesele
Sevginin yeterli olmadığı bir dünyada
Sevgiye inanmakla başlıyor bütün yanlışlar
Sınanmadan yanlış mı değil mi bilemez insan. İyi kilerle ve yanlışlarla doluyuz hepimiz. İyi ki geldim ben de güzel bir şiire konuk oldum. Tebrikler Hasan kardeşim.
Şiirlerini okumak güzel Hasan Hep yazasın
Selam ve saygıyla
Hasan kardeşim Şiirlerini bu kadar özletme
Kutlarım Sevgiyle.