Büyü
Yorganını aldığında üstüne gecenin.
Tek başına kaldığında ve sıtkın sıyrılmış.
Mezarının başında,sakın korkma.
Sen bir annesin.
Yapabilirsin.
İlk mendili yere düştüğünde aşkımızın,
O çocuk, bu çocuk aslında, inanmazsın.
Öyle bir sınandık ki sabra dirayet,
Sen bu söylediklerimi, anlamazsın.
İçim yanık, dışım kırık.
Şimdi;
Bir şarap şişesinin ucunda,
Sıkıştırılmış, ucuz bir mum yandığında,
Muhakkak ki olacak, ıslak gece.
Ucuza gittiği için yetmiş kere.
Sağına soluna üfle.
Üveydi aslında, benim kanımı emen kene.
Yaprağın üzerinde,
Bir yumurta sarısı.
Bir dua var ki, hepsinin anası.
İki çürümüş ağaç parçası, soğan yaprağı.
Karabina gagası, kırık bir ayna parçası.
Bir erkek bebeğin, kurutulmuş karın bağı.
Annesinin saçı.
Al... bu da öz babasının kanı.
Şimdi siyah bir tülbent.
Hücrelerim acı içinde.
Sende buraları İbranice söyle.
Bağır, bağır var gücünle.
Çağırdık seni topraktan kan vererek,
Bu gece bu beden bizimle gelecek.
Susmazsa ağaçların yaprakları,
Durmazsa rüzgarın ağırlığı,
Tanrıverdi burayı ateşe verecek.
Bekle...
Bekle ki yorganını kırsın, dışarı çıksın.
Bıraktığın o eli, artık tutarsın.
Sarıl ona, eve götür.
Üstünü başını temizle.
Benden de bahsetme.
Benden sakın bahsetme.
Dışarı atılıyorum sanırım.
Sanırım ayrılıyorum.
Baba...
Adımı sen verdin.
Bana bu gücü sen verdin.
Adım Tanrıverdi.
Tutamadım kendimi.
Çünkü, o çocuk benimdi.
TIPKI SEN VE BEN GİBİ...
çok teşekkür ederim sizlere...
evet bende oktaya katılıyorum
öreselenmiş inaçların şiirsel bir dökümüydü
fakat finalde başka bir ta vardı
tebrikler Hakan bey ilhamınız bol olsun 👍
''Şimdi; Bir şarap şişesinin ucunda, Sıkıştırılmış, ucuz bir mum yandığında, Muhakkak ki olacak, ıslak gece.''
-yağmalanmış inançların şiirsel dökümü-
teşekkürler..umarım kimse ciddiye alıpta birilerini diriltmeye çalışmaz😆😆😆
imgeler yerli y erindeydi.....
gerçekten beğeni ile okudum.....dua ile kalın......