Buz Gibi Acı
Yanık yürek geçerdim kalbinin gölgesinden
Renkleri günışığı ham gülleri dererek
Pek gençtim, sicim gibi âşıktım
Beşlik simit gibi kızaran halka
Bundan ki gürledim de yağamadım sevdana
Şimdi acı yürek geçiyorum sokağından
Balkonunda kızkurusu yokluğun oturuyor
Balkonun oturuyor içime
Bu hüzün deniz
Her sokağa çıkışın tarih yazardı
Bir salınırdın ki fay hatları oynardı kalbimin
Ne zaman göz göze gelsek
Buzlu çamlıca gazozu gibi bakardın
Sesim paslanırdı, boğazıma dizilirdi kelimeler
Hayaline söyleyebilirdim bir gökyüzü olduğunu
Yüzün elbette ebemkuşağıydı
Şehla bir aranışla dolanıyorum kenti
Kokundan tanırım seni, ama
Sen kokuyor portakal çiçekleri
Bir ümit iniyorum buluştuğumuz sulara
Diyorlar ki; yer yarılmış içine girmişsin
Bir de kara mermer dikmişler başına
Bu acı deniz...
Eliz Edebiyat Dergisi Kasım 2009