Cadde de Şehir
Ve balkondan sokağa bir bakış...
Büyüyen çimento, taş, demir geometrisi.
Yağmurlu bir hava,
müthiş bir kalabalık
Bir insanla görüşmesi lazımdır.
Bir hayal alemine dalması lazımdır.
Bir el sıkması lazımdır.
Bir kitapçıda kitap koklaması lazımdır.
Ve katılaşmış yüreğin yumuşayışı.
Bitmeye yüz tutmuş güne her şeyini vermiş bir kadının muntazam kıyafetini şehvetle seyredenler.
Bir köprüde durup suyun rengine dalmak. İnsanların yüzünden, elbisesinden önyargının haritasını çizenler.
"Belki bu insan aptes bile dökmüyordur. Belki bu güzel kız ter bile kokmuyordur.
Ya bu kız da işinden evine yorgun dönünce çoraplarını kokluyorsa."
İnsan kafasındaki bir fantaziye boyun eğmemeli.
Aslında şehirde yaşamamalı,
köylere gitmeli.
Merhametlere sığınmalı.
Dağlarda yatmalı,
suya eğilerek dudaklarıyla su içmeli.
Bir şefkat elinin değdiği ekmekten yemeli.
Bir hamal görünce soluk almayı öğrenmeli.
Bir fakir görünce bana ne işin o kısmından dememeli.
Gökyüzüne hayretle bakmalı.
Uzayın, rengin, sesin farkında olmalı.
Ezan ve çan seslerinin birbirine karıştığı bir şehri dünyanın en mutlu yeri olarak görmeli.
İnsan ufka bakmalı. İncil de okumalı
Ve insan sevmeli.
...
29.04.2024
Belki de titizlikten dem vurup burnunu konuşturuyordur kibir ya da tevazu ile değil mi Lokman kardeş? Ne fark eder ki. İsmine yakışır bir şükür terapisi olmuş mısraların. İnsan sevmeli evet. Ve okumalı. Kuran ı ve ardıllarını tıpkı bir merdivenin basamağı gibi aşağıdan yukarı yukarıdan aşağı tekrar tekrar büyük bir anlama çabası içinde okuyup düşünmeli. Kutlarım şiirini. Güzeldi.
Şehir, her şeyin şehri. Bir cadde de her şeyin nehri. Her şeyin nehri şehir. Tebrikler.
Abim, ilk şiirin hayırlı olsun.. daha nice şiirlere inşAllah.. okuyup anlamak için sabırsızlanıyorum..
Edebiyatla'ya hoş geldiniz nice paylaşımlarınıza