Çalımlı Emanet Tiradı
Çorabından çektiği emaneti sevdiği kızın zifiri bakışlarıyla tartarken Seyfi
Bilinmeyen bir yerlerde darbukalar adeta gayrımüslim çalınmaktaydı
Ve sustanın karşısında rakip olarak çekilen paslanmaz rambo bıçağı
Ucuzcu bir gacının dudağındaki pahalı ruj kadar eğreti durmaktaydı...
Bu sustanın gördüğü mevzuatın haddi hesabı yok
Senin koftizan çakın
Amerikan malı olsa ne olur
Altıncı filoyu tokatlamış adama altıpatlar bile hikaye...
Yeter dedi bu kadar dolandığınız muhtar Cemil
Seviştirin bakalım yavruları....
Havada dolanırken adeta bir atmaca yavrusu gibi emanetler
Rambo bıçağının kalıben üstünlüğü
Sustanın ağırbaşlığı altında adeta tarumar olmaktaydı
Aniden böbreklere yakın gelen bir hamleyi
Dansın kitabını yazmış
Bir sulukule gacısı gibi geri döndürdü Arıza Seyfi
Ağırca çıkarırken sırtından koluna sarmak için ceketini
Ceket adeta Malazgirt'te miğferdi
Dravdan bir hamleyi Seyfi ceketiyle yakaladı
Tırtıklı bıçağı ceketin kenarıyla mazgalın boşluğuna çaktı
Kofti külhanbeyinin
Göz bebeklerinden ciğerlerine kadar baktı Seyfi
İbrahim'in İsmail'e bıçağı vurmasından önceki kadar şevkatli baktı
Ardından baba yadigarı sustayı koftinin ciğerine taktı
Akarken haybecinin ciğerinden kan
Darbukalar insafa geldi sokaklarda müslüman senfonileri aktı...
Ceketi sırtına asarken Sarıgöllü seyfi
Yerdeki cenazeyi birkaç kimsesiz kancık dağıttı...