Canın Sağolsun

Kaçıncı tren bu yüreğimde yol alan ve yolu ayrılık olan
Vagonlarım devrildi ve duygularımın rayı yok
Biletimi kes hadi ve yüreğinden sürgün et beni sende sana
Sonra el salla gözlerimde gölgelenmiş ilkbahara
Ve bir merhaba de gözlerimin kıyısına vurmuş şu deniz kızına
Sonra tut ayrılığın elinden ve emaneti olsun yüreğimin senden bana
Şimdi gidiyorsun demek...



Sil gözlerinden akan denizleri,dalgalarında boğuluyorum
Ben son yolcusuydum yüreğindeki istasyonda sana giden son treni bekleyen
Bu vedayı ben istemedim,bestecisi ben değilim bu ayrılığın
Hasret kaçarken yüreğimin gurbetinde,vuslatım sendin vatanımda
Söyle neydi suçumki,şimdi beni vatansız bırakıyorsun
Katili sensin, bu cinayeti üzerime yıkıyorsun
Biletimi kes diyorsun bana oysa sen biletsiz kaçıyorsun
Demek gidiyorsun...



Nedensiz gidişler anlamsız dönüşlere gebedir ve çocuğun ismi ayrılıktır
Ayrılık cok erken doğdu bize ve çok erken uğradı ilkbahar bu iki göze
Gidişi gidiş değil ve habersiz yaptıklarından
Veda istenmez zaten bilirmisin sadece hediyesidir sevenin sevdiğine
Beni suçluyorsun,hemde suçum ne diyorsun
Yetmiyor birde beni katil yapıyorsun,sorgusuz yargılıyorsun
Sonra idama mahkum ediyorsun yetmiyor beni yüreğinde asıyorsun
Ne diyim canın sağolsun...



Anlayamıyorum seni
Belkide anlamakta istemiyorum zaten
Seni suçluyor olsaydım sen bu satırları okuyor olmazdın
Keşke seni yüreğime asabilseydim
En azından böyle yaralamazdı suskunluğun
Susardın,konuşamazdın ve belkide ayrılığı kelimelere bölmezdi bu sayfa
Konuştuklarına yabancı yüreğim ve cümlelerin devrilen vagonların gibi
Sen ayrılığı kelimelerine gizlemiş ve cümlelerinde elveda demişsin bile
Unutma ben elveda demiyorum ve istemiyorum sensizliği
Sen madem ayrılmak istiyorsun
Sen nasıl istersen öyle olsun
Ne diyim...
Seninde ''canın sağolsun''