Çerkes Kızı
kırk kavaklı han yolunda
toz bulut oldum
bir garip şahlandı
toy kısrağım altımda
dört nala dört nala
keklik çayı titredi
vakitsiz mühürlendi zindanlar
izmir`im derin bir ah çekti...
mor mor dutlandı ağaçların altı
halkalandı adem`in örtüsünde incirler
germeli çardakta asmalar karardı
feryat figan uçuştular
konuşmaları eksikti bir saksağanların
deli esen rüzgar duruldu
vazgeçti bir an hoyratlığından
zaptım zor oldu benim on sekizimde
vakitsiz mühürlendi zindanlar
izmir`im derin bir ah çekti...
haykırdım sonra aralıksız
hey hey hey
çoban çeşmesi ovasında
üç dört nal geriledi
ürkerek toy kısrağım...
haykırdım sonra aralıksız
hey heyy heyyy
çoban çeşmesi ovasında
kara kara bulutlandı gök cemal...
hey efem dedim
çek kılıcını al kuşaktan
dikil dedim ölümüne karşıma
cenk için geldim dedim
yar eline
gürpınardan beydağına
vakitsiz mühürlendi zindanlar
izmir`im derin bir ah çekti...
iki yiğit kavgaya tutuştuk
çoban çeşmesi ovasında
bir yar için baş koyduk
aşk adına yar yoluna
vakitsiz mühürlendi zindanlar
izmir`im derin bir ah çekti....
bir yara aldım sonra göğsümden
sanki şerbet içtim
bir yara daha aldım sonra göğsümden
sanki şarap içtim
bir yara daha aldım al kuşaklı efem beyinden
o da bana mısın bile demedi
vakitsiz mühürlendi zindanlar
izmir`im derin bir ah çekti...
yay gibi gerildim sonra
çoban çeşmesi ovasında
kıskıvrak oldum sarmaşıklar gibi
efemin kılıcı düştü elinden
kellesi bana kaldı
vuracaktım kılıcı efem boynuna
önüme geçti çerkes kızı...
etme dedi eyleme dedi
sevmişem severem dedi
al kuşaklı efem beyini
vakitsiz mühürlendi zindanlar
izmir`im derin bir ah çekti....
üç yara almıştım efem beyinden
gık bile dememişti sevdalı yüreğim
ama yar bildiğimin oacı sözleri
beni öldürmekten beter etti
vakitsiz mühürlendi zindanlar
izmir`derin bir ah çekti.
Şiiriniz güzeldi...
Hikaye tadındaydı diyebilirim...
tekrarlanan düşünceler vardı belki ama bunu da diğer şiirlerinizde aşacağınızı düşünüyorum...
Kendimi aşan bir yorum yaptıysam affola.
Teşekkürler böyle bir şiiri bizimle paylaştığınız için...👍