Çeşm-i Cihan'da Bir Ağlayan Ağaç
Kolları açılmış dinmeyen hicranına
Boynu bükük sanki hiç kımıldamıyor
Elinde bağrını dağlayan sazı
Dilinde kederli, yorgun bir türkü
Benden sorulur diyor bu hasret dolu öykü;
İçim yangın olur
İçim kor
İçim yara
Baktıkça şu ilhamlı akşamlara.
Kirpiğinde dinmeyen bir yağmur damlası
Bakışında ölümsüz bir asrın gölgesi
Öyle ki aydan güneşten parlak
O ânın heybetine dalarken gökyüzü
Her seferinde durulur denizin köpüren yüzü.
Tepelerde, çok ama çok tepelerde
Mavinin aşka boyandığı yerde
Yalnızlığın rüzgârını saran gövdesiyle
İşte öyle bir uzun yapraksız selvi;
Dalları hazan sarısı.
Savurur zamana estirir serinliği
Ağlaması ondandır, ondandır derinliği
Çünkü her gün karşısında bir tarih doğuyor;
İlahi eller yapısı.
Ben diyeyim adına kınalı uykulardan uyanmak
Sen de ki;
Kalbin ilelebet rüyası...
15 Eylül 2019
Şiirin hikâyesi:Bartın’ın Amasra ilçesinde bulunan Ağlayan Ağaç ve tam karşısındaki Atatürk Tepesi diye anılan dağda her akşam vakti ortaya çıkan Atatürk slüetinin verdiği ilham ile..
Tebrik ederim Arzu Hanım, daha nice güzel şiirlerinizi okumak dileğiyle. :)
ne güzel bir şiir, ne de güzel bir yüreksin sen....