Çılgınlığım Çalıyor

Sel sularına karışmış isyânlar akıyordu gölgelere
Bakışlarımın yağmura dönüşüyle susuyordu zaman

Çözülmelere inat ...
Manolya'ları yakıyordu hayat
Tiz'lere ...pes'lere bir çıkıp bir iniyordu sesler
Haykırıyordu gökkubbe
Avazlardaydı yüreğin yangını
Ve ... siyah bir perçem düşüyordu sabaha
Duman karası ...
Dil yarası ...
Daha da öte ... tomursuz goncaların en koyu siyahı

Ten'sel sarsıntıları başlıyordu evren'in
Gurbet sızısında vurulmuş nefes
Tozlu sancılardan dokunmuş .... toy bir heves
Ve düşsel paragraflardan , ince bir es ... hepsi
Alev tuzaklarında yanmalardaydı

Ansızın cama iniyordu karanlığın arasından ...
Gecelerin en büyük kavgası

Deli bir bulut seriyordu maviliğin ardından ...
Fırtınaların en saldırganı

Ve salaş duygularıma uzanıveriyordu ...
Şarkıların en yakanı

Saatler mi duruyordu ...
Gözlerim mi doluyordu ...
Sesim mi titriyordu ... bilmiyorum

Yalnızca çılgınlığım çalıyordu o gece
Ufuklardan arta kalan .... Mevsimler arası

( Ah !... O çılgın şarkı , meşaleleri yakacaktı , mevsiminde çalınsaydı ! )