Çimento
dedim!
hayır gelmez bu yollardan
bu köprüler bu geçişler bu gidişler
hiçbir şey olmaz beton içinde eriyen
abecede akmayan kalemden
yazmayan dilden
okumayan gülden
saçlara birikmiş bit palazları
acı süslü trenler geçerdi oysa
yürek yaralarımızdan
baht karalarından
geçince sokağın başındaydı
tencere gürültüsü
karın gurultusu
gönül uğultusu
ellerimizde biriken anız irinleri
dere boylarında düşmanında olsa
çitilenen komşu esvapları
körpe kız saçları
çocuk sevinçleri
gazel çöplükleri
kedi patileri
erkek sabileri
göçler
Çerkez
Arap
Laz
insanlar ayrımlar
talanlar yalanlar
ağır yüklerde ezik
hamal siluetleri
çimento çuvalları
toz emmiş ciğerler
bronşit astım
tüberküloz
buğday nerde olsa baş verir yolundan
adam mısın sen çiroz biz öldükten sonra
çimento ve betona bulanmış siroz...