Çoban Hesabı
(Babam Mehmet Türkbay'a)
Rahmetli babam anlatmıştı:
'Bir zamanlar
sürü teslim edilmiş
çobanın birine
almış sürüyü çıkmış yaylaya
bizim uyanık çoban....
gün gelmiş dönmüş köye
sırtında bir post
elindeki bakraçta yoğurt
sürü yok ortada...
sorulmuş sürü nerede diye
başlamış hesap vermeye
yağmur yağdı
gök çatladı
otuz ikisinin ödü patladı
yüzünü verdim kasaba
yüzünü katma hesaba
biri uçurumdan yuvarlandı
postunu soydum getirdim
bu bakraçtaki yoğurtta sürünün...
elindeki yoğurt başından aşağıya
edilmiş boca
yüzü beyazlara bürünen çoban
söylemiş; benim gibi
hesabını düzgün verenlerin
olur yüzleri böyle ak...'
bugün hepimiz olmuşuz birer
arsız ve yüzsüz
veririz hesabı pişkin pişkin
kandırırız kendimizi
dünya dönüp durdukça...
Hikaye tadında olmuş,güzelde,ellerine sağlık Şair dost...