Çoban Yıldızı’na Seslenmeler
Bir babanın kavalından
dökülen
üç gezegenin hikayesi
bu
Neptün Venüs ve
Uranüs' ün kardeşliği
Gökyüzü yıldız tabağı
Kavalın sesi yüreğimi
dağladığında
Henüz dua olarak
düşmemiştim
anamın diline
Bahçede ip eğirirken
Kaymak teyze
Ve tilkiler günlük
mesaisinde
çoban yıldızının ışığı
düşmüş
taşlardan örülü eve
Üç güzel parıltı
Üç ayrı yazgı
Günün hüznüne konuk
Çocukça sevinçlere ortak
Evin ortancası koş
Ev demek b/aht demek
Seher vaktidir gayrı
Al ak kara koyun yola
vurulduğunda
Bohçada peynirli sıkmaç
İsli demlikten taşan
kocaman hayaller
Ve ansızın bulutların
yamacında Kösedağ
Cılga yolların bayırların
ortasında
Bir genişlik arayıp
durduk
Hangi durakta bu kadar
amansızdık
Yoksa yol mu karmaşık
Anlat bana çoban yıldızı
Işığını kaybetmeden
nasıl yaşar insan
Gezegenler arası örgüyü
bozmadan
Hani ters düz eder ya
hayat bazen
Siyah beyaz aldırmadan
Sedir direklerinin
arasında koşan
üç kız kardeş
Minderlere bağdaş kurmuş
yün çorap örüyor babaannem
Aynı anda kaç şiş
ve
göz nuru
ilmek yarışında
Adana' da pamuk
ayıklayan eller
dikenli telleri andırıyor
yırtık gömlekten taşıyor
emek
Her yerinde biraz yama
Hayat bu olsa gerek
Çoban yıldızı
Gözlerim hep sende
Aşk sevgi umut deyince
Bir ata geleneği bizde
sevmek
Çoban yıldızı
İçimdeki coşkun beste
Çerkes dedemden miras
Işığını kaybetmeden
nasıl yaşar insan...güzeldi.