Çocuklar ve Traktörleri
Son bir cümle kalmıştı söylenecek
Ölümün de sessizliği varmış meğer
Soğuk bir rüzgar gibi eser
Döndüm anneme baktım
Yüzümde bir çaresizlik
Kelimeyi şahadet getirir misin dedim
Cesurduk
Hep beraber bir ağızla ölmeden önce
Traktörleri
Annemden babamdan daha çok severdim çocukken
Traktör annemin üstünden
Vagon babamın üstünden geçti
Ben traktörlerden nefret ettim
Babamı
Şarampol ve ölüme gülerken gördüm
Annemi yüzü koyun
Üzerinde bir ağaç ile
Ben ise
Bir pürü dalına düşer gibi düştüm
Neden burnum dahi kanamadı
Biliyorum
Çünkü
Acının en sağlam gülüşü bu
O kazada arta kalan gerçek şey
Acının çiçeklendiğidir
Nasıl güzeldi oysa ellerim
Karlar yağardı yüreğimde
Yaşamak coşkusu tütsülenirdi minik gövdemde
Garip garip hislere aldanır giderdim
Hiç dinmezdi
Karınca ve kuş yuvalarına merakım
Kertenkele ve kurbağalara olan düşmanlığım
Yoğurda şeker atıp ekmek banmak gibi
Caso saatlerim
Çediklerim
Işıklı ayakkabılarım
Buğday saplarına basmanın verdiği o güzel hazzın
İçimde yaşayan bir dünya varmış meğer
İçinde batacak olan dünya dönüyorsa da
Şaşıracak değilim
Çocuktum
Hangi dalı uzattın bana bilmedim
Ölmedim bir çocuk olarak
Acının başka bir yüzü de varmış
Siyahın renk olmadığını yeni anladım
Yazgım neden kara bildim
Ömer Altıntaş
Tebrik ederim Ömer Bey. Yine güzel bir şiir kaleminizden. 🍀