Çulha
Kendi yurdunu arayan kuş
Hürmetle uçtu uzak diyarlara
Çulhasının elinden düşme iki kanatla
Göğü örüp durdu mavi bir yumakla
İliklerine yıldızlar iliştirilmiş
Sabit düğmeler ekledi sonra
Hazıra konmak bir kuşun
Tarihsel belleğine ihanetti
Bir ayağı aksak göksel şölende
Kanatsız
Hırkasız
Yıldızsızdı çocuklar
Ve yüreğim
Yüreğim ah
Teli kopuk ud gibiyim
Bir udinin içli sesinde
Kurumuş bir iskeletim
Yurdunu arayan yalnız kuş
Uçtu uçtu
Çok uzaklarda bir zeytin ağacına kondu
Çulhasının elinden alnına bulaşan kan izi
Ve nakış nakış yıldızlarla bembeyazdı
Meryem' in nefesi çölün rüzgarlarıyla
Yalnız kuşu sallayıp durdu
Kurumuş hurma ağacına takıldı gözleri
Hiç bitmiyordu bitmeyecekti
Çulhanın çilesi
Giden kuşlar döner mi bilmem.Her yerde kan kokusu.Umalım ki dönsünler.Selam ile.