Dağınık Seramoni

sudan sebeplerdi
suyun iki ayrı kıyısına düşüren bizi
kuru kuruya

şimdi alabildiğince yağıyor yağmur
söylesene
farz mı boğulmak

güneşin ısıtamayacağı kadar uzakmış artık bahar
öyle diyorlar
var mıdır bir bildikleri diye geçirecek oluyorum aklımdan
aklımı sel basıyor
ıslanıyor bütün sorular


ne kadar uzağa gidilse
bir o kadar yakına sokuluyor hüzün
yüzün vuruyor gecenin olmadık zamanları
bütün yüzsüzlüğüyle yüzüme
içimde
saklambaç oynuyor gölgesi kayıp çocuklar
çanak çömlek patlıyor

eskiden de bilirmişim aslında
insanın bir tek kendinden kaçamayacağını
tevekkeli değil ya
kaldığımız yerde
bırakamıyoruz aklımızı

şimdi biraz serserilik var dilimin ucunda
ve yasa dışı bir şiirin
satır başları

yarım cümlelerdeki yetim kalmış özne
uçsuz bucaksız bir yalnızlık
afeti devran bir ayrılığın yeşil gözlü melekleri
ve
nereden geldiğini bilmediğim yakıcı bir soğuk
avuçlarımda

zaman
kendi hükmüne yenik
geçmiş
geçmeyen yanlarına tutsak

ve nasılsa
her halükarda
mevsim sonbahar hava gri

velhasıl kelam

asıl mesele neydi?

03 Ekim 2013 33 şiiri var.
Beğenenler (4)
Yorumlar (2)
  • 11 yıl önce

    çok güzel betimlemeler var,çok beğendim şiirinizi

    kaleminiz dert görmesin

  • 11 yıl önce

    suyun bahanesi akmaksa önünde ne uçurum bırakır, ne duvar.

    ardına hiç bakmaz. kaç çakıl taşı onun hevesiyle yarına taşındı...

    tebrikler şair'e...