Dayan Yüreğim

Sessiz bir hıçkırığın deprem sesi geldiği
Yutkunmaktan yara olmuş gırtlakların
derinden derine estiği yüreğim.
Her gün, her derdin attığı mızrakların
hedefi olan derin yüreğim...
Dayan dağlarında eşkiyaların kol gezdiği
Doruklarında tipilerin estiği yüreğim.

Duvarlarında kurşun yarası, sanki alın yazısı
Sıtmaya tutulmuş titreklikte, bir ölüm sarısı.
Sürgün yedin içimde, bir o yana bir bu yana gezdin
Yazın ortasında kar mı gördün
Üşüdün, titredin bir kuş misali.
Bürün, taş kesilmiş parkana bürün
Sık ki, donmasın ellerin
Dayan yüreğim, elbet biter bu sürgün...

Dayan gözlerimdeki yaşların
çiçek çiçek açtığı yüreğim dayan
Eşkiya mavzerlerine kalkan olan
Tipilerine sıcak çorba sunan
yüreğim dayan...

Mevlana'yı sür iliklerine
umutların süzülsün ellerinden.
Sevgiyi katık et de şerbetine
uzat çocuklarına can-ı gönülden..
Sen ki; ırmakların çocuğu
bozkırların torunu.
Gözyaşlarıma yükle umutlarını
yarınlara doğru...

Senin yolun, Ferhat'ın
dağları deldiği yoldur.
Tırnağını göremediğin karıncanın
kardeşlik yoludur.
Dünyasında dağları doğuran
dört mevsimine kucak açan,
Pir Sultan'dan feyz bulan
yüreğim dayan...

Dayan yüreğim dayan
yarama tuz basa basa.
Dayan yüreğim dayan
ecele bir kaç kala
ölümüme kadar beni oyala...

13 Ocak 2009 26 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)
  • 15 yıl önce

    hüzünler şiirinize yakışmışlar, ama hep orada kalsınlar, yüreklere uğramasınlar.

    güzel şiirinizi tebrik ediyor, selam ve saygılarımı gönderiyorum.