Deli Başlıksız
Kabul ediyorum.
Sen de kabul et
-Bir kül karası
Yeniden doğmak ve ötesi...
-kabul ediyorum.
Sen de kabul et
---
Korkularımın dip noktası
-durur böğrümde
Duman örgüsü
Haricine damlayan su, ‘ömür çırpınışları’
--
Yalnızlık Tüm ağırlığı ile kemiklerimi ezerken
Ve yayılırken daha umarsız mecralara
-umut;
kızgın gülün yanağında. Kirpikleri ıslak.
Aşk, önüme set ördüğüm kaçmalarımda.
Yakalanmalarında sahipsizliğimin o en! kayboluşlarımda.
Ve teslimiyet her kapı çalınışına.-Buda şimdi neyin nesi
dahi olmak istemediğim özgürlük uçuşunda,
Sanki,
ilk intihar edenim.
--
sayısız kadeh yarattık.
İç işte! Abından,
hayat öyle bir terazi üzerine kurulu ki; gramda olsa
-tuttuk savurduk meyveyi tutunduğumuz dalıylan.
--
-Gibi-
-ne sosyalizmler yıktık, layıkıyla adaletli ve Hak’kın lütuf edeceği.
Zehirledik canlıları, küfür eder gibi.
Penguen sesleri/
Bir taşa bir kağıda bir tanrıya
ve olmaz olasıca sanrı.
-bile Aynadaki yokluğumuza
her kelamı kötüye yorduk,
Harcandık.
'Hümanist sarhoş namaz duasında'
-Seyir aşağıya
-vay. A
Yo be!
-v/nokta
--
Silaha dokunur gibi değilde
Sana dokunur gibi
Lacivert soğuk, durdu!
Her şey şimdi durdu.
----
'Deniz yıldızı gibi ama 4 parmaklı'
-buğdayın görevini tamamlamış mağrurluğu
‘’Üst- tane başı başak’’ -rütbesi
tarih medeni mi?
Irk-kı mi?
Yoksa bir mesnevi
Şu dünyada.
-nereye seyir eder. Süvarilerini.
-cennet!! Boşuna.
--
Biliyorum bir bekleyenim var.
Ardım sıra bana göğüs geren, her üç virgülden sonra ağlayan.
Mecburiden bir kader var ortada.
Kimden,
-cennet vallah boşuna!! Hazzın hassasiyetlerine bir ölçü
- bir torpil sadece.
Pat!!
---
Kabul etmekten bir öncesi.
Olmayan adımlarla bazen
Geri geri.
Sonra nicelerce tövbe.
Hukuku insan dönencesine indirge,
Me.
Mazur gör yazık!!
--
İşin özü yere basmakta,
-şu havadaki kavuşturulmuş balonun aklında zaten hareket var.
ahlak her daim özünde.
Gittiği yere kadar iyi kazanmak mesele
renk karanlık içinde sonsuz iken bırak bu aydınlığın içinde.
-yaşayalım
Sıfıra en yakın
Gitmek yol almak büyümek akıllanmak tanımak inanmak
Sağ var selim,
Sol var Süleyman
Kalp var Ali
Kabul var düşünceden yelkeni.
Çevirmek rüzgârın tenimizde değmesini istediğimiz yeri
Ve yansıtsak!
Dimağ var mucizeviyatın akıl kölesi
Gülümserken hatırlasak. Kokusu var ‘yar lavanta çiçeği’
Dokunuyoruz ya!
Keşke somurtmasak!!
---
Sürat tüm gayrı düşmanın müjdeleyicisi.
Direnmek kangrenin;
‘vuku-u
gece bıçağı’
sanılanın doğasında, usulsüzce
-yoksa hangi (s/onsuzluk)fotosentez yapacak yavruma
Korkusuzca
Koşmak istiyorum mezarımda.
-anıt bir yudum felaket-
Olmak istemiyorum
Geleceğe Hülya’sızların o telaşları okları
İle donmak!
---
İşin özü şeytan!
,gerisi manyetiğini geliştirebilmekle meşgul. Safi enerjiye doğru (bence çılgın bir muamma ve gayrı nizami)
--
Ama sonbahar
Yine doğum arifesi
ve yalnız gömülmediysem,
Bir cümle İşin özü;
Sığdırıyorum bunu da,- giremeyeceğin o deliğe.
Hem soyut, hem somut; hem uçan özgürce, hem yeryüzünün tadını çıkartan; bilincini akışınca okşayan özgür kalemlere "şair"e selam olsun. Saygılar Serdar şair. Hayranlıkla okuyorum şiirlerinizi...
vallah halloldu Serdar bey :)
Velhasıl başaramadık insan adına çokça tebriklerimle
Teşekkür ederim bir dizedeki ‘cennet ve allah boşuna’ değil de cennet vallah boşuna olacaktı düzelttim kaç sefer fakat yansımadı.
Tebrik ederim Serdar Bey. Şiir...