Denizler Tükenmez
Deniz'i hatırladım bu gece
bir de Yusuf ile Hüseyin'i.
Deniz'in devrimci ruhunu
korkusuzluğunu
ne dediğini idam sehpasında
ve nasıl gittiğini ölüme.
Onlar ölünce dirildiler
şimdi Deniz kırkyedisinde
o kadar Yusuf ile Hüseyin'de.
Nasıl atar insan kalbi idama giderken
bilemem,
Ben insan bakışları altında
bitmeyen mahkeme koridorunu hatırlarım
annemin yaşlı gözlerini
babamın ıslak umutsuzluğunu
dört asker eşliğinde ellerim kelepçeli.
Onlar yok yere ölüm gömleğini giydiler.
Hayır !Onlar giymedi o gömleği,
onlar girmedi toprak altına,
giydirdiler
topraklı tırnakları,kanlı dişleri ile
devletin faşist bekçileri !
Nafileydi tüm yaptıkları...
Budalalar !Öldürdük sanırlarken Onları
anıtlaştırdılar...
Umurunda mı sanki Deniz'in mahkeme
elini kolunu sallaya sallaya,
sanırsınız ki gidiyor gece yarısı pavyona
korkusuzca !
Umurunda müessir fiilden yatmakta
yok yere yokluğu vuran
iki kişiyi bıçaklayan
teorik komünist Ayhan'ın dünya !
Çünkü O,bir adli mahkum damda
oranın bir no'lu tutuklu koğuşunda
Deniz'e kalem kırıyorlar
yüz kırk altıya birden
sanırsınız ki adam öldürmüş
oysa Ayhan'ı salıveriyor hakim
toplam sekiz bıçaktan sonra !
Nasıl yaşar insan hapishanede
nasıl yazar sevdiğine özlemle
nasıl bakar gökyüzüne umutla
ve nasıl ölür insan yaşarken binlerce
binlerce defa güzelim dünyada
bilirim.
Deniz öldü sanırlar
Yusuf öldü
Hüseyin'de
Ayhan yaşar sanırlar
Ayhan yaşar
ve bilmezler ki
Ayhan'da bir özlemdir Deniz !
Gel gelelim benden kime ne ?
Yıllardan bindokuzyüz bilmem ne
günlerden Cuma ertesi
oturmuşum Cuma ertesi
oturmuşum çiziktiriyorum işte
anayasayla işim ne
devletle,düzenle !..
Onlar bilirler ki kızılların sesi kesildi,
bayrakları indi.
Yine onlar bilirler ki en büyük kendileri !
kahramanlar,şanlı evlatlar !
Unutmadan "Adalet Mülkün Temelidir"
gariban Müslüm'in değil !
Kim göz dikerse arpalıklarına
o horozun başını keserler !
Deniz'in arkadaşının başı kanlanır
faşist devletin karakollarında
falakayla adam kaybolur !
Deniz ölür,Denizler tükenmez.
Her şey ekmek içindi,insanlık için,
-sandılar ki adam asmak bile-
Harç bitti ,yapı paydos.
Dünya bir tekerrürden ibaret.
İt ürür,kervan yürür.
Bu şiir böyle sürmez,bu düzende...
Babamın elini öptüm
kardeşimin gözlerini
babam ağlıyordu
ve
kapattılar demir kapıyı üstüme.
18 Haziran 1994
Sayın SÖNMEZ;
İlgi,alaka ve de beğeninize çok teşekkür ederim.Amma velakin bazı şeyleri farkettiğiniz de/ve farkettiklerinde vakit çoktan geçmiş olacak...
(...) Yalnızlık Allah'a mahsustur derler, bir de bana ! Hep yalnızdım kalabalıklar içinde, şimdi anladım. Anladım,anladım da İşte bu yüzden yalnızlıktan canı sıkılan Allah'ın yanına gitmeyi düşünüyorum birkaç el tavla atmaya ! Anladım,anlaşılması gerekenleri amma zaman durmuştu çoktan dönüp arkama baktım hemen ben hiç yaşadım diyemem ki, sahiden de ben hiç yaşamamışım ki !
Değirmenci değildim, kendiliğinden beyazlamadı saçlarım. Yalandı ezel,yalandı ebede kadar cümle lafazan... Sonra bir vardık,bir yoktuk aslında ne fark ederdi ? Yakın beni..! Yakın beni etmez leşim, dünyada bir mezarlık yer ! Keza işgaldir cesedim güzelim dünyayı, sonra dünyada mekansızdık kimliksiz ve de kimsesiz giderken ahirete imansız, yakın beni,vasiyetimdir... (...)Saygılarımla
Bu şiirini farketmemişim sevgili Alemdar benim için günün şiiriydi tebriklerim sonsuz saygılarımla...👍👍👍👍👍👍👍👍😙