Dilek Cenneti
Hayatı çok seviyorum
Şöyle bir dönüp bakıyorum hayatın bağrının en ince detaylarına;
Isırgan otlarından beni aşırdığı güzelliklerce
Onun da beni sevdiğini hissediyorum.
Tükeniş çığlıkları yankılanıyor başka insanların seslerinden,
Ben duyuyorum; o duyuyor ama aldırmıyorum.
Hayatı çok seviyorum çünkü.
Feryat pastırması kokuyor yer yer şirazesi kayan zaman;
Aldırmıyoruz.
Hayatı, kirpiklerinin özünden çalınan dilek cenneti fütursuzluğuyla
Seviyorum çünkü...
Yunus Emre-Pir Sultan Abdal-Köroğlu-Mevlana...Ülkemizde ne kadar okunurlar ne kadar sindirilirler benim sorunum değil. Benim sorunum ülkemizde şiirlerin değil de Meşhur Rahmetlilerin ; Nazım Hikmet-Cemal Süreyya-Yahya Kemal gibi isimlerde değil. Benim sorunum insanların asıl okuyucuların ve piyasacıların şiirleri-isimleri tekelleştirmelerinde yatar. Derdim budur bu ülke de...Orhan Pamuk ne kadar tartışılsa da roman kariyerinde Saf Roman-Saf yazı diye ince ama önemli bir kitap yazmış. Buradan baktığımda şiir olsun öteki yazınsal metinler olsun Orhan Pamuk' un dediği gibi saf olmalıdır. Ben bir adım daha öteye gideyim Kuralsız olmalıdırlar. Bu nedenle Aruz Vezin Ölçülü Biçili Düzgün İmlalı Noktalı Virgüllü metinleri de ben sevmem. Hatta karşıyım da. Biri karşıma bu tarz yazılmış şiir koysa emin olun aval aval bakarım...Yaşar Kemal diye bir hazine vardı bu ülke de. Bildiğiniz Şoholov. Kelime hazinesi zengin. Akıyor bildiğiniz bir çağlayan...Kimin ya da kimlerin kurbanı oldu? Bu kelime zenginliğiyle akıcılığıyla Nobel alırdı ama olmadı. Neden olmadı? Yerinde saydı. Çukurova İşçi tarla sıcak yeşilçam koktu romanları...Öte yandan İspanyol Saramago tuttu Bütün İsimlerle yanılmıyorsam 80 yaşından sonra nobel aldı. Arkasından Körlük' ü yazdı okunası bir yazar oldu çıktı...
Şiirdir Roman Hikaye Denemeler ve tüm yazınsal eserler. Şiirin bir tanımı yoktur. Şekspir bile tartışılıyor artık yazdıklarını kendisi mi başkası mı yazdı filan diye. Aslında Cemil Meriç zamanında noktayı koymuş. Her şeyi zamanına göre değerlendirmeli diye bir sözü var. Aslında bu cümleyi Nazım Hikmet için söylemiş. Hatta şair olmadığını da belirtmiş...
Benimse şiirden anladığım minik bir düşüncem var. Şiir yazmak Yağmur Sicimleriyle İp Atlamak gibidir. Saf ve Çocukça..Kaba bir deyimle gelişine yazmak en iyi yoldur...
Güzeldi...Sevgiyle