Di'li Geçmiş Zamanlar
üzerimize bir kent kurdular
çelik köprüler
demir kapılar
sorgusuz sualsiz sokağa fırlatıldı rüyalar
kağıt evler
karton zamanlar
adet edinildi
plastik çiçeklere su verirken
dokunmadan sevişmek
megafonlardan yükselen
karanlık ezgiler
frenleri patlamış kırmızı bisikletleri
bayır aşağı sürmek
yağmurlu bir kara filmin son sahnesi
floresan ışığı altında kesik kesik can vermek
parklarda aniden havalanan
delik deşik göğe uzanan
güvercin kalabalıklığında yaşayacağım yalnızlığımı
o güne dek
o güne dek
sözcük yaralarına sigara bastırıp
tökezleye tökezleye, düşe kalka
şiirler okuyacağım bulamaçlı şahane denizlere
ada vapurlarında keyfime bakacağım
kış vakti olacak, camlar buğulanacak
takma ismini gizliden yazacağım
acil gidilecek yer aranan ağır ağrılı yolcu misali
bir kuytuda, gölgeler arasında ileri geri volta atacağım
dudaklarımda di'li geçmiş, dili geçmiş zamanları
sahici tüm eylemlere uyarlayacağım
öznesi sen
nesnesi ben
tümleci bu dolaylı kent
/ zamanın dili olsa da konuşsa ya Metin... tebrikler 👍
İstidadını söyleyen bir şiir. Daha iyi olacak bir şair. Keyifliydi. Tebrik ederim.
çokça şiirdi
eyvallah😙😙😙