Dilsiz Yalanlar
Şimdi bir yangın sonrası ve yağmurdan sonra,
Açtım penceremi güneşe aldanıp, güze umarsız...
Işıkları, saçlarımdan yıldız niyetine gökyüzüne tutturdum,
Kapı aralığından kendi gidişlerimi seyredip, yargıladım.
Yanıldım yalanlarıma, doğrularımı susarak...
Ben kendi bahçemin, sen kokan çiçeklerini kopardım,
Kendi dalımı kırdım, dudaklarımla...
Diş izlerim kaldı düşlerimin sırtında.
Şimdi senden sonra ve yalnızlık ortasında,
Kapattım kalbimin pencerelerini, kimselere...
Karanlığın aynasında, yitirdim ışıklı yıldızları.
Dokunduğum tenler hissiz ve kimsesiz ve sensiz...
Ben ve bedenim ve kendini bedenlerle aldatan benliksiz,
Had sınırlarını, sınırsızlandırıp sızdıran, avuç içi, parmak arası,
Koca yalanlar...
Koca dilsiz yalanlar, hanginiz dengimsiniz?
Hanginiz benliğim ve bensizliğimsiniz?