Dinlemez Gönül

İki damla yaştır gözümden düşen
Firar etti ruhum döşümde nişan
Sevda ırmağına aşktır karışan
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni

Felek çemberine takılıp düştüm
Çölün ortasında kaynayıp taştım
Hiç sevmem diyordum halime saştım
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni

Gönül semasına bulut çöküyor
Fırtına çıkardı şimşek çakıyor
Feryadım figanım arşa çıkıyor
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni

Her nefeste bin bir canlar veririm
Her nereye baksam onu görürüm
Şebnem oldum damla damla eririm
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni

Bir yudum sevdayı göresim geldi
Keremin yerine ölesim geldi
Ferhat olup dağlar delesim geldi
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni

Bülbül yuva yapmaz gülün dalına
Aşılmaz engeller çıkar yoluma
Kul Garip duvağım atın salıma
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni
Yalvarıp yakardım anlamaz beni

18 Mart 2012 798 şiiri var.
Beğenenler (3)
Yorumlar (1)
  • 13 yıl önce

    Merhaba sayın şairem Emine hanım!

    Bütünüyle eserin türkü formunda yazılmış amma;Her kelimesi kurşun gibi bağrımı delip geçiyor,Bu ne aşk bu ne heyecan,bu ne duygu.? Hele"Bir yudum sevdaya göresim geldi"mısrağındaki anafikir.yanadağ hararetiylr lâvlarını kürre-i arzın üzerine akıtıyor.Yakıyor,yıkıyor,kalan küllerin üzerine de göz yaşı döküp soğutmaya çalışıyor."Sevda ırmağına aşktır karışan"satırında daha vurucu ve delicidir.Başarıların beni mutlu etmektedir.Sevgilerimle.Çiçek..İzmir.