Dinlemez Gönül
İki damla yaştır gözümden düşen
Firar etti ruhum döşümde nişan
Sevda ırmağına aşktır karışan
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni
Felek çemberine takılıp düştüm
Çölün ortasında kaynayıp taştım
Hiç sevmem diyordum halime saştım
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni
Gönül semasına bulut çöküyor
Fırtına çıkardı şimşek çakıyor
Feryadım figanım arşa çıkıyor
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni
Her nefeste bin bir canlar veririm
Her nereye baksam onu görürüm
Şebnem oldum damla damla eririm
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni
Bir yudum sevdayı göresim geldi
Keremin yerine ölesim geldi
Ferhat olup dağlar delesim geldi
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni
Bülbül yuva yapmaz gülün dalına
Aşılmaz engeller çıkar yoluma
Kul Garip duvağım atın salıma
Bu nasıl gönül ki dinlemez beni
Yalvarıp yakardım anlamaz beni
Merhaba sayın şairem Emine hanım!
Bütünüyle eserin türkü formunda yazılmış amma;Her kelimesi kurşun gibi bağrımı delip geçiyor,Bu ne aşk bu ne heyecan,bu ne duygu.? Hele"Bir yudum sevdaya göresim geldi"mısrağındaki anafikir.yanadağ hararetiylr lâvlarını kürre-i arzın üzerine akıtıyor.Yakıyor,yıkıyor,kalan küllerin üzerine de göz yaşı döküp soğutmaya çalışıyor."Sevda ırmağına aşktır karışan"satırında daha vurucu ve delicidir.Başarıların beni mutlu etmektedir.Sevgilerimle.Çiçek..İzmir.