Divaneniz
Yüreğim mestane
aşkı tanımış ve bilmişim
ikibinli yıllardayız
idrakimin size söküldüğü demdir
sizi görmüştüm
sizin gözleriniz saklı
ama ben görmüş ve bilmiş sevmiştim
yürek yol alırken düşünmez
var mıdır yok mudur hakkı
sizi görmüştüm edep erkan üzre
nezaketin çok işlendiği bir benizde
masum mazlum içli bir seste
cümleler yükseliyordu göğe doğru
uzandım aldım, yine bütün hadsizliğimle
kelimelere böldüm heceledim
harflerini seçtim
sonu aşk eden kelimeler dizdim
yastığımın altına koydum adınızı
baş ucuma astım bazı bazı
adınıza hürmet etmeyi öğrendim
sonra ilminizi öğrendim
sizi bilen edep bilirdi
ben sizinle edep öğrendim
vefa diye bir şey vardı
nazargahı idi yüzünüz
diziniz dibinde vefa öğrendim
sevmek ve sevda basite indirgendiğinde
zoraki bir aşk ile muttakibir muhabbet koyun koyuna
kurdun kuzuya el sürmediği sürülerde
kurdun bizden kuzunun bizdenliğini öğrendim
gözü yarı aralı gündüzler ve geceler eledim
kevgirler usandı ben usanmadım
sizi buldum
sizi eledim
size erdim
öyle güzeldinizki
saçlarınız gölgelerdi yüzünüzü
ben güneşsiz bakışlarınızdan ışıklar büyüttüm
kandillerinizi astım yüreğime
varlık ve yokluk savaşından
birlik mağlubiyetine büründüm
hoşgörüden bir zırhın önünde durdum yanında durdum
sizi siz yapanın bu ruhtan yol alışınıgördüm
hüsn ile gelmiştiniz gönlüme
öylece kaldınız
güzel bakmayı öğrendiğim yüzünüze hürmetle
her yüze hayır hatır biçtim
insanı insan edenin bir iyi niyetten geçtiğini gördüm
sizi görmüştüm edep erkan üzre
hep aynı edeple gördüm
durdum kapıda
eşiğe göz düşürmenin hatrına erdim
başı koydunmu kapıya
bıçakların ardına dayandığını gördüm
ben adanmışım
kurbanlığım sizcede biline
yüreğimi koymuşum eşiğe
gerisi hikaye
manzume
ve yerde bir divane...
Müthiş bir duygu yoğunluğu ve güzel bir seslendirme ile de taçlanmış şiir kutlarım yürekten Özge hanım...👍