Diyarbakır Seferi

ne güzeldir Diyarbakır illeri
gittim gördüm hakikatmiş dedikleri.
bir yanında Mardin kapı
Urfa kapı,burçları.
diğer yanda on gözlü ile Gazi'min köşkü.
baş ucunda durdum,
yoktun ya kokunu yine de duydum.
Cemil Paşa'nın Konağı' na
Cahit Sıtkı'nın yuvasına...
hayran oldum baka baka,
yüzyıllar öncesinin yapıtlarına.
kilisesi minaresi camisi
derken baktım saat olmuş öğle iki!
onu da güneş saatinden gördüm.
tarihin kokusu sinmiş sokaklarına
yeni binaların ruhsuzluğu sızmamış oralara.
taş sokaklar,
taş evler sıcak yürekler.
hepsi bir arada.
doğru söylemişler inandım
ne güzelmiş Diyarbakır illeri.
on adımda bir semtten semte geçilir.
güneş hava su burada lezzet verir.
biraz hırçın,sert havası hissedilir,
ama yine de vatan toprağı bu,
her şeye rağmen güzeldir.
düğününü gördüm,
cenazesini gördüm,yasını gördüm
hayatın daha acımasız
ama sürdürülebilir olduğunu gördüm.
biz sefahatin içinde özgür köleler olarak
her şeyden yakınıp dururken
orada yokluk içinde olduğunu bilmeyenleri gördüm.
belki de mutluluk bilmemektir,
bilginin ne denli tahammülü azalttığını gördüm.
İzmir neresi Diyarbakır neresi
Bakırcılar çarşısı,Balıkçılarbaşı
Ofis, Batıkent,Metropol,Bağlar'ı
tüm merkezi ve taşrası.
adı belli sanı belli bu şehrin
başı var da sonu yok hikayesinin.
tarihi surlarından kokladım da geldim.
yanını yöresini yokladım da geldim.
adım adım sokak sokak gezdim tozdum geldim
hakikaten güzel imiş Diyarbakır illeri.