Doğuş
sürgünüm ben yine;
bir avuç toprak kokusuna
sessizce çağlayan suyuna hasret
hangi çığlığa sığdırdın yakarışlarını
yada bir sigaraydı son tüten
akşam iniltilerinde.
ayrıldı artık bulutlar güneşinden
damla damla döküldü eskiyen sözleri.
sürgünüm ben yine;
tarifi olmayan bir adrese
ince dudaklarının gülüşüne baktığım gibi
yeni bir güne uyanıyorum.
anlamsız bir demleyiş seni düşünmek
az altını açıyorum yeşil renkli baharların
sendeki kuraklığa inat.
kanatlarını çırpıyor ismini bilemediğim bir kuş
her zamanki yerlerinde buluşuyor sevgililer.
yelkovan aramaya devam ediyor zamanını
ve anlıyorumki hayat devam ediyor..