Dokun(!)mayın
Ellemeyin yağmurumu!
Bırakın çiselesin umutlarımın puslanmış ovasına
Karışmayın acıya bulanmış toprağımın yasına
Memleketimin paylanmış yarısına doluşmayın!
Hasret vurgunu anaların kirpiğinden dökülür tarihimiz
Baştan yazmaya kalkmayın! Anaların yarasını kanatmayın!
Yeryüzünde olanlara gökyüzüdür şahidimiz
Kimvurduya gitmiştir kimliksiz şehidimiz
Bu saatten sonra martaval okumayın!
Yüreğimde patlıyor postalların ezdiği onca mayın
Toprağa buğday yaraşır, tuzaklamayın!
Bulutlara dokunmayın!
Bulutlar özgürce dolaşsınlar
Memleketimin iki yüzüne de ayni anda yağsınlar...
Yağmuruma dokunmayın! Biz ara sıra böyle ağlaşırız
Gözlerimin seline kapılıp yıkıldıkça paslanmış barikatlar
Kimle küsüştüysek hepsiyle barışırız!
Darası alınmış ömrümün sırattan önceki dünyalığıdır
İlk göz ağrım son durağımdır Kıbrıs'ım!
Kıbrıs'ıma dokunmayın!
Yüz sürmüşüm vakitsiz rüzgârına
Suyundan içmişim kütüğüne işlenmişim
Kışlasında şafak sayıp nöbet beklemişim
Toprağına fidan dikmişim babamı teslim etmişim
Baba olup evlat sevmişim zeytin ağacının altında
Gözyaşımı tarlasına serpmişim kurak düşlerin argında
Gözyaşıma dokunmayın! Kıbrıs'ıma dokunmayın!
Dokun(!)Mayın!!!