Dokuz Ay "yanardağımda Volkan Çölde Serap'ız

Ayrıldık,
Sokaklarında gezdiğimiz şehrin caddeleri boş artık
İçtimaa çektiğimiz dudaklarımız yok artık
Şimdi o köşede o parkta bir başkaları öpüşüyorlar
Biliyor musun bir kavga edip bir barışıyorlar.
Senden sonra çok denedim gözlerime söz geçirmeyi
Beni bırakıp gittikten sonra gezmeyi, eğlenmeyi, sevmeyi
Sözüm geçmiyor, gücüm yetmiyor anla artık
Benim olmadın, bari 'sen bir başkasının ol' deme artık.

Dokuz ay,
Dokuz canımı aldı
Dokuz ay,
Dokuz yerimi dağladı
Dokuz ay,
Dokuz döndürdü, ağlattı
Dokuz ay,
Allah'ım doksan dokuz ismini ezberletti
Ya sabır çektirtti...

Dokuz ay,
Doksan dokuz yılım çaldı
Dokuz ay,
Dokuz günde beni yıktı
Dokuz ay,
Dokuz kutsal tuğu* çaktı
Dokuz ay,
Dokuzuna birden dokuz doğurttu
Allah'ım ya sabır çektirtti...


Beni bilirsin yüzüm kızarır elim terlerdi yanında
Bir can vardı canımızda, bir serencam vardı adında
Ben seni bu kadar büyük sevmişken bu küçük dünyada
Sonra sana ahrette yüzümü nasıl dönerim sevgilim.
Sırf sen istedin diye âmin dedim olmayacak duaya
Olmadı sevgilim bu kalp yeni bir kalbi nakletmedi
Müsaade etmedi, istemedi, seni affetmem dedi.
Hiç kimse ama hiç kimse senin sıcaklığını vermedi
Dokuz ay değil yüz doksan dokuz ayda geçse nafile gülüm
Hep zehir, hep zıkkım, hep kül, hep duman yüzüm
Bir kere aramıza soktular ya nifakı gül yüzlü hürmetlim
Bunun tohumu da bir topuda bir
Gözlerini körelttiler yüreğine çöreklendiler
Bunların adı da bir sanı da bir.
Dilim varmaz demeye sıfatlarını söylemeye
Koyan koymuş onların adlarını lüzum yok tekrar etmeye.

Dokuz ay,
Dokuz canımı aldı
Dokuz ay,
Dokuz yerimi dağladı
Dokuz ay,
Dokuz döndürdü, ağlattı
Dokuz ay,
Allah'ım doksan dokuz ismini ezberletti
Ya sabır çektirtti...

Ayrıydık,
Ama bir tarafıma hiç dokunmadım
Belki bir gün dönerde beni orda bulursun diye
Hiç kimseye sevdamızı dokundurtmadım
Karakollar ayırdı tutanaklar ayırdı
Aşkımız anılmasın diye adımızı yazdırtmadım
Sonra sen yazdırsan da adını adsızın yanına
Ben hiç seninle yaşadıklarıma pişman olmadım
Ben hiç seni sevdiğime pişman olmadım.

Ayrıyız,
Farkında mısın ne uzağız ne de yakınız
Bazen bir okyanus bazen de gözde bir damlayız
Dile kolay altmış bir ay grupta dolunayız
Kim indirebilir ki seni gönderimden
Yanardağımda Volkan, çölde Serap'ız
Yanardağda Volkan, çölde Serap'ız...








Açıklama:
Dokuz sayısı tarihten bugüne kadar Türk boylarından Osmanlı'ya kadar hep kutsal bir inanışa mazhar olmuştur...

'Bir ev tikdi altundan ol şehriyar
Kim ol evden felek evi kıldı ara
Tokuz yüz yılkı tokuz bin koy öltürdi
Bulgardan toksan tokuz havuz kıldurdı
Tokuzuna arak toksanına kımız tolturttı
Barça nökerlerin keltürtti'

Oğuz Kagan toyunda dokuz yüz at ile dokuz bin koyun kurban etmiş, doksan dokuz havuz yaptırmış, bu havuzlarında dokuzuna rakı, doksanına kımız doldurtmuş. Bu toy Oğuz Kagan'ın son toyudur. Oğullarının üç gümüş ok ile bir altın yay bulup kendisine getirmeleri üzerine düzenlemiştir.

05 Ocak 2011 77 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (2)