Dön Gel

Elinden pamuk şekeri alınmış
Küçük çocuklar kadar savunmasız ve,
Bir o kadar da çaresizim.
Sağa gitse uçurum,
Sola gitse yar.
Sınır dışı edilmiş mülteciler kadar
Perişan ve bedbaht yüreğim.
Gidişin ile
Eylülün hüznüne bulandı tarayıp örmeye fırsat bulamadığın
Başak sarısı saçlarımın her bir teli.
Gitme diyorum yâr gitme
Henüz dokunmadı ellerin, yokluğunda nasır tutan ellerime...


*****

Sarı sarı yapraklar,
Teker teker düşerken duvarda asılı duran takvimlerden.
İmkansız Eylülü, imkanımız bilmiş
Oruçlunun iftarı beklediği gibi beklemiştik bu anı.
Gün geceye gelin gidecek
Gelişinin şerefine yıldızlar raksa duracaktı gökyüzünde.
Dudaklarımızda berduş bir ıslık
El ele yürürken Akdeniz sahillerinde
Deniz kabuklarından kalpler çizecek
Adımızın baş harflerini yazacaktık
Kumsala çizdiğimiz kalplerin tam da orta yerine.
Belki bir çingene ateşi yakacak
Belki bir şarap şişesi açacak aynı kadehten bakacaktık
Kırmızı şarabın o kekremsi tadına.
Ben ateş ile külün dansını izlerken
Sen aşk dolu nağmeler fisıldayacaktın kulaklarıma.
''Duman gözlüm''
Seni bir önceki günden daha çok seviyorum diye.
Gitme diyorum yâr gitme
Henüz kavuşmadı gül tenin, teri kurumamış gün yanığı tenime...


*****

Ben güvercin kanatlarına umut bağlarken
Sen çelikten kanatlı kuşların kanatlarına tutunup
Nasıl çeker gidersin ,
Bir korkak gibi benden ötelere
Vuslata ant içmiştik yâr.
Henüz karışmadı anason kokulu terin
Misk-i amber kokan terime.
Gitme diyorum yâr, gitme benden ötelere
Gün geceye kavuşmadan dön de gel,dön de gel
Gittiğin o yollardan geriye.



S. SAMYELİ