Doyasıya Hoşcakal Diyebilmek İçin...!

biliyorum...
yine yağacak üzerime güneş
akşama hasret yaz buzluğunda
ve her susuşma da anlatılacakmış herşey
akşam kahvaltılarında...
meğer telefonların kaderi suratlara kapatılmakmış...
bir insan düşünün telesekreterin bile
muhatab alamayacağı...
aşkı tarif et deseler,edemeyen
gözleri göremeyen, artık bakılası gözleri
elleri tutamayan artık tutulası elleri
gök kuşağına sarılamayacak artık o
içini ısıtan ve tenini kavuran yağmurlarla vedalaşacak
artık güneşlerde üşümek yok...
karlar düşemeyecek üzerime siyah karlar...
aşkı tarif etmeye gerek kalmayacak...
söyleyin telesekreterlere onları çok seviyorum
sizde , söyleyin ulaşılamayan numaralara
onlarıda hiç sevmiyorum...
hiç şansım olmadı romantik olupda,
iki kere hoşcakaL demek için birilerine...
şimdi ise romantikliğe gerek yok...
doyasıya hoşcakal diyebilmek için...
hoşcakal telesekreter...
hoşcakal aşkım...
hoşcakal gökkuşağı,yağmur,kar ve güneş...
hoşcakal ,hoşcakal , hoşcakalın...