Dua
bıçak yarası aralıkları kaldı o malum sokakların
kimiz biz
kim karaladı eşikleri
silik cümlelerle
bu manasız çığlık
bu korku
yaklaşan rugan sesleri
uzaklaşırken yaşama dair hışırtılar
o nefes
o rüzgar
çalıp giderken gözlerimi takıp peşine
ölüme terliyordum
rüyalarımı kanatan hasretin basınca kursağıma
yutkunsam
kaybolacaktın
yutkunmasam
uyanacak
yarım kalacaktın ay'ın gölgesi düşmeden avuçlarıma
ilişmeyecekti o yıldız gökkuşağı gibi göğüs çatalına
alnımı çatlatan
verevine çizgiler çoğalmayacaktı
belki
yanak çukurlarımda
fay kırıkları
dolarken gözlerimden akan pıhtılarla
o dua
hiç okunmayacaktı şehir şerefelerinden ...
mükellefti..tebrikler👍👍👍
Şehir şereflerinden okunan o duanın aya sesleri yıllar öncesinde gizliydi aslında.Söyledik, yazdık, çizdik, inandıramadık ve hatta suçlandık...
Şimdi güneşin üstündeki balçıklar dökülmesini bekleme vaktidir vakit...
Kutluyorum etkin kaleminizi Tarık bey.Nicelerine değerli şair... Saygımla...👑