Dudağında ısınsın Söz
ünlemi yok sözün sonunda
virgülü noktasına uymadıkça
imgeler küçülmüş dizelerin
başı sonu belli bile değil
ele avuca sığmaz diye
dışladığına yazım kuralı
mutluluğuna uzaksa
eline su dökenin bile yok
kim çıkardı bunları
tezene de ne sazın telinde
vur pençelerini şah damarına
aksın oluk oluk türkülerle
ayrıntıya yer verdiğince
özüne de dolsa yürek sesin
dudağında ısınsın söz
değince kızarsın kulak memesinde
kime derdin bu dağarcığı
içi dolucaydı üstelik
anlamadıysa henüz
umarım iki kulağı da delik
boşuna mı durursun
kirpiğinin ucunda
dünde kalmış yalnızlığıma
sal gitsin kendini
081213denizli
Bu kere biraz daha didaktik, ama şairlere de yön gösteren saklı bir hiciv vardı.. Söz sanatlarının, sazdan çıkan ezgilere göre nerede olacağını, belki de yaşamın tüm tınılarıyla birlikte biçimin önemsizliğine de vurgu yapıyordu şiir.
Nicelerine, selamla.