Dün Bitti Bugün Ayrılık Vakti

/Sus, gözlerine bakmakla meşgulüm şimdi,
Ellerini tutmakla ve seni seyre dalmakla.../

Şimdiye değin senden esirgediğim sevgimi,
Keşke önceleri dökseydim yoluna
Seni sevdiğimi haykırma cesaretini gösterebilseydi dudaklarım
Belki seninkilere değmekle ödüllendirilirdi..
Telkin edemediğim ruhumun seni arzuladığı gecelerde
Ona izin verebilseydim, aslında buydu tek dileğim
Kaç gecedir kıvrılan duygularımı bir gerçeğe emanet edip
Gelebilseydim keşke yanına sevgilim...
Şimdi sen ulaşılmazın da uzağında,
Kaf dağının ardında, bulutların da ötesindesin..
Biliyorum, gülümsemen yüzündedir daima
Beni benden alıp götüren o gamzen de duruyordur yerli yerinde
Fakat kalbinin derinliklerinde bir sızı kalmadıysa eğer,
Beni unuttuğuna hüküm getirebilirim...

/Ben artık Tek'im sevgilim,
İmkansız olduğunu bile bile seni düşlemekteyim.../

Nuh'un Gemisi'ne atlayıp s/onsuzluklara uzanmak ile,
Arıyorum kayıp Sen'i, Ben'i, Biz'i
Seviyorum hala benden umarsızlığını, ikimizi..
Oysa ki sen sonsuzluğun da ötesindesin
Olanlara kayıtsızsın
Mecbursun ayrılığa, acımasızlığa...

Taze süt kokan nefesinde boğulan nefesim,
Hiç ayrılmak istemezcesine yapışıyor ellerine
Uzaklardan bir gemi geliyor,
Ruhumu taşıyan o Nuh'un Gemisi geriden parlıyor
Nasıl da umutlu ve narin
Fısıldıyor durmadan nefesinin ?beni bırakma' diyen yalvarışlarıyla...

/Ateşin etrafında pir dönen ruhum
Seviçten Ay'a uzanıyor, tutunuyor en aydınlığa.../

Gecenin tüm gecelerden daha aydınlık olduğu
Rüzgarın esintisinin ruhlarımıza okunduğu
Ayın daha parlak ışıltısıyla yüreklerimize d/okuduğu
Harflerin gümüş renkli baskısıyla doğruluyorum.
Gözlerimde sen, ellerimde ellerin
Baş ucumuzda kahraman Nuh'un Gemisi
Ruhlarımız tek bir ruhta birleşir iken
Gözlerimiz birbirini izlemekten hiç bıkmıyor
Ve başlıyor kazınmaya o altın harflar ruhlarımıza;
Seni Seviyorum diyen dudaklarımızın arasında...

/Dün bitti, bugün ayrılık vakti sevgilim.../

Kor düşen nefesimin etrafa yaydığı hüzüne,
Gözlerimin buğusuna aldırmaksızın biniyorum Nuh'un Gemisi'ne
Ağlamaklı, durgun, bir o kadar da üzgünüm...
Ellerim başka elleri reddederken
Gözlerim sonsuzluğun efkarına kızgın bir bakış fırlatıyor
Yorgun ruhum ve ben
Tek'iz,
Artık s/onsuzluğa doğru ilerlemekteyiz...

/Fısılda hadi ruhuma lezzetini sevgilim,
Gör bedenimin sensizliğini
Fazla uğraşa gerek yok
Artık çağır Nuh'un Gemisi'ni
Benim biricik sevgilim.../