Dünya

dünya ne garipsin ya !
insanların ne tuhaf
neden hepsi riyakar
bakışları sahte..
gülümsemeleri,gözyaşları yalan..
menfaat için neden herkes birbirine eyvallah diyor..
neden kimse kendi için bir şeyler yapmıyor..
herkes başkalarına yönelik yaşıyor..
başkaları şöyle der,başkaları böyle der..
başkaları şunu yapmamı isterdi
başkaları şöyle olsun isterdi..
peki ya sen? sen ne isterdin?
ya da ben, ya da biz ne isterdik dünya!?
mavilerin siyah olmuş be dünya.
simsiyah.. kömüre bulanmışçasına..
düşlerin yalan olmuş,umutların darağacında..
insanların birbirine bağlı kuklaya dönmüş..
biri kolunu kaldırsa, diğerinin ayağı oynuyor anında..
bu kadar mı etkiliyoruz birbirimizi hı dünya ?
bu kadar mı uzaklaştık özümüzden,kendimizden..
şimdi sen kaç kere dönsende,
günlük hareketlerinde aynı,
yıllık hareketlerinde,
insanlarında..
huylu huyundan vazgeçer mi dünya?
sen dönmekten vazgeçebilir misin?
insanlar riyakar olmaktan vazgeçebilir mi?
aydınlanma çemberi sadece kutup dairelerinden mi teğet geçer dünya?
bak bütün insanlar karanlığı yaşıyor şurada..
aydınlanma çemberi aslında onlarıda teğet geçmiş..
ister kuzey yarım kürede,ister güney yarım kürede..
hepsi en uzun geceyi yaşıyor içlerinde..
günlük hareketle fiziksel çözülmeler oluyormuş dünya .
evet öyle oluyor be dünya..
kalpler çözülüp kırılıyor her defasında..
kalp kıyılarında meltem rüzgarları oluşuyormuş o anda..
işte böyle be dünya..
söylesene kaç can yanacak..
kaç riyakar kötülük satacak..
yeni doğan her bebek
gözünü açtığında seni adam sanacakk...